Ayşe Teyzeye ve Ali Rıza Amcaya Depremi Nasıl Anlatabilirim?

 
Deprem konusunu
Zaten değerli uzmanlarımız yeteri kadar açıklayıcı bilgiler
Verdiler, veriyorlar ve verecekler


Ben ise bunu
Ayşe Teyze veya Ali Rıza Amcaya nasıl anlatırım, anlatmaya çalışacağım

Bunun için bir derleme yapmaya çalıştım
Umarım beğenirsiniz


Tarık Başçıl _ 09 Şubat 2023


Deprem;
İnsanların başının belası ama
Tabiat için ise olmazsa olması


Niye Bela?
Çünkü barınağımızı (evimizi) sallıyor
Eğer ev için kullandığımız şeyler çürük olursa, onu yıkıyor
Eğer sağlam olursa yıkmıyor

O zaman niye sağlamdan yapılmıyor bu evler?
İyi malzeme pahalı
Kötü malzeme ucuz
Yine dönüp dolaşım işin ucu
"Paraya (Ekonomiye)" dayanıyor

O zaman iyi malzemeye para yetmiyor ise
Deprem bölgesine ev yapmayalım

Evlerimizi depremin az olduğu yerlere yapalım

Yazıya başlar iken şunu yazmıştım
Deprem tabiat için faydalı
O yerlerdeki topraklar daha verimli ve bereketli
İnsanlar da temel ihtiyaçlarını topraktan sağladığı için
Deprem yerlerini tercih ederler


Ayrıca
Deprem olduğu yerde her zaman olmuyor
Mesela Pazarcık depremi 400-500 yıl da bir oluyormuş
400-500 yılda kim öle kim kala diye düşünür insanoğlu

Deprem niye sallıyor?
Deprem kara parçasını itiyor, çekmiyor ki
Karayı itiyor ise evimiz bu kara parçasının üzerinde olduğu için
Ev toprak ile niye hareket etmiyor da
Beşik gibi “Aşağı Yukarı” veya “İleri Geri” Sallanıyor


Ali Rıza Amca;

Eline bir çubuk al
Alttan salladığında
Üst tarafına bak
Üst tarafı ileri geri sallanır

Çünkü;
Bir tarafa doğru biraz eğildiğinde
Çubuğun doğal sertliği
Onu öteki tarafa çeker
Ve bu böyle süre gider.


Şimdi ileri geriyi anladık da
Aşağı yukarı nasıl oluyor?


Ayşe Teyze;
Evdeki yere çul serdiğinde düzgün olmadığında
Çulu düzeltmek için tek başına ne yapıyorsun?
Çulun ucunun bir tarafından bir elinle diğerini de diğer elinle tutarsın
Elinle aşağı yukarı yaparsın


Bunu yapınca ne olur?
Çul aşağı yukarı dalga gibi gider
Haa işte bu aşağı yukarı olması da budur

Şimdi bu deprem denen şey bazen 1 saniye bazen 10 dakika sürüyor o niye?
Eline mangal maşasını al
Açık kısmını yukarıya tut
Ve çok hafif birbirine değecek şekilde it
Kısa birbirine değer kısa bır zaman sonra durur değil mi?

Ama
Bunun yerine çok kuvvetli birbirine vurursan
O zaman ne olur
Birbirine çarpma uzun sürer değil mi?
İşte bundan dolayı


Ama niye az vuruluyor veya fazla vuruluyor maşaya
O zaman az vurulsa ya maşaya

İşte o da
şöyle oluyor
Deprem de İnsanların karakterleri gibi farklı var


Bazı insana haksızlık yapıldığında
Hemen cevap verir çok kızgın olsa bile, kısa zamansa sinirin geçer


Ama
Bazı insanlara haksızlık yapıldığında
İçine atar, 1 ses çıkarmadı 2 ses çıkarmadı, 10 kere ses çıkarmadı
Sonunda o ses çıkarmayı, öfke patlarsı yapar
Belki de haksızlık yapana bırak bağırmayı onu döğmeye bile kalkar


Onun için
Depremlerinde böyle karakterleri var
Her gün deprem olsa hiç büyük deprem olmaz
Öyle 400 yıl, 500 yıl bekler ise böyle şiddeti de büyük oluyor

Umarım Anlatabilmişimdir 
Ayşe Teyzem ve Ali Rıza Amcam

Deprem esnasında ne yapacağız veya ne yapmayacağız
Bir de bunu anlatayım

Önce Yapmamamız gerekenleri;
1. Binalar çökerken basitçe "Çömelen ve Korunan" kişiler 
İstisnasız her defasında ezilerek ölüyorlar. 
Masa veya Araba gibi nesnelerin altına giren kişiler her zaman ezilirler.

2. Bina çökerken Kapı kirişlerinin altına geçen herkes ölüyorlar
Nasıl mı? 
Eğer kapı kirişlerinin altına geçerseniz ve kapı kirişi öne veya arkaya doğru düşürse inen tavanın altında ezilirsiniz. 

Eğer kapı kirişi yana doğru yıkılırsa ikiye bölünürsünüz. 
Her iki durumda da ölüm oluyor!

3. Hiçbir zaman merdivenlere gitmeyin / yönelmeyin. 
Merdivenler (ana binadan) farklı bir 'frekans aralığına' sahiptir. 
Ana binadan bağımsız / ayrı olarak sarsılırlar. 

Merdivenler ve binanın geri kalanı devamlı olarak birbirlerine çarparlar, ta ki merdivenlerin yıkılışı gerçekleşene kadar.

Merdivenlere ulaşan insanlar basamaklar yüzünden yaralanırlar. 
Korkunç şekilde sakatlanırlar. 

Bina yıkılmasa dahi, merdivenlerden uzak durun. 
Merdivenler binanın hasar görmesi en muhtemel kısmıdır.

Depremde yıkılmamış olsa dahi
Merdivenler bağırarak kaçmaya çalışan insanların aşırı yüklenmesi ile çökebilir.

Merdivenler binanın geri kalan kısmı zarar görmemiş olsa dahi her zaman güvenlik açısından kontrolden geçirilmelidir.

4. Arabada Alt Yolda İseniz 
Deprem anında üst yolun yıkılmasıyla ezilen araçların içinde bulunan insanlar ezilirler. 
San Francisco depreminin kurbanlarının hepsi araçlarının içindeydiler. 
Hepsi de öldü.

Şimdi de Yapmanız Gerekenler;
1. Kediler, köpekler ve bebekler'in hepsi doğal bir şekilde dizlerini ana rahmindeki gibi karınlarına doğru çekerek kıvrılırlar. 
Deprem anında sizde bu şekilde kıvrılmalısınız. 

Bu doğal bir güvenlik ve hayatta kalma içgüdüsüdür. 
Daha küçük bir boşlukta hayatta kalabilirsiniz. 

Hafifçe ezilecek ama yanında boşluk yaratacak bir kanepe, geniş büyük bir eşyanın yanında durun.

2. Ahşap evler deprem anındaki en güvenli yapılardır. 
Sebebi basittir
Ahşap esnektir ve depremin zorlamasıyla hareket eder. 
Eğer ahşap bina çökerse geniş yaşam boşlukları oluşur. 

Ayrıca, ahşap binalar daha az yoğunlukta yıkılış ağırlığına sahiptir. 

Tuğla binalar ayrı tuğla parçalarına ayrılacaklardır. 
Tuğlalar bir çok yaralanmalara sebep olacaktır, ama (beton) bloklardan daha az ezilmiş vücutlar yaratırlar.

3.
Eğer gece yataktayken deprem olursa, basitçe yuvarlanarak yataktan düşün. 
Yatağın çevresinde güvenli bir boşluk oluşacaktır. 

Oteller müşterilerine deprem anında yatakların yanında yere uzanmalarını salık veren bir uyarı notunu odalarda her kapının arkasına asarlarsa depremlerde çok büyük hayatta kalma oranlarını sağlayabilirler.

4.
Televizyon izlerken deprem olursa ve kolayca kapıdan veya pencereden dışarı kaçmak mümkün değilse
Kanepe veya büyük bir koltuğun / sandalyenin yanında cenin pozisyonunda kıvrılarak yere uzanın..

5. Binanın dış duvarlarına yakın yerlerde durun
Mümkünse dışına çıkın. 
Binanın iç kısımlarındansa dış kısımlarına yakın yerlerde olmak çok daha iyidir. 
Binanın dış çevresinden ne kadar içeride olursanız
Çıkış yolunuzun kapanma ihtimali o kadar artacaktır.

6.
Araçlarının dışına çıkıp,aracın yanına uzanıp veya oturarak kolaylıkla hayatta kalabilirlerdi. 
Ölen herkes eğer araçlarından çıkıp, araçlarının yanına oturabilseler veya uzanabilselerdi yaşıyor olabilirdi. 
Ezilen bütün araçların yanında - kolonların direkt olarak üzerine düştüğü araçlar hariç 
1 metre yükseklikte boşluklar oluşmuştu.

Şimdi de
Teknik olarak inceleyelim;

Zemin Etüttü iyi yapıldı
Proje doğru yapıldı
Malzeme iyi malzeme kullanıldı
ama
Yinede yıkılmış ise o zaman neden yıkıldı

Bunun Dört Sebebi Var

1. Sebebi Duvarcı, fanscı, sucu, elektrikci değil
"Kalıpcı ve Demirci" Ustalığı en önemlisi
Bana kalsa bu iki mesleği yapanların
En az 2 yıllık yüksek okul olmasını şart koşarım

Maalesef okumayan vatandaşımız
En kolay iş bulduğu yer "İNŞAAT SEKTÖR"ü

İnşaata amele olarak giren kişi
Kalıpcı ustası veya Demirci ustası ile iyi ilişki kuran birisi
Çok kolay şekilde onların yanına girip
Kısa zamanda kendini usta olarak görüyor ve kabul ettiriyor

Müteahhit daha ucuza mal etmek için
işleri kabala ve ucuz yapma karşılığında veriliyor

İşi alan kişi de daha az işçi çalıştırıp 
Zarar etmemek ve kar etmek için işi biran önce bitirmesi lazım
O zaman demirleri birbirine bağlamak bağ teli işçilik demektir
Onu az atmaya başlıyor ve ara mesafeleri ölçmede vs
Yani işçilikten kaçınacak ne varsa yapıyor

2. Sebebi ise;
Bana göre daha önemli sebebi "KONTROL"
Kalıpçısı veya Demircisi ne kadar kötü olursa olsun
Onu iyi kontrol edersen
Projesine göre yapılmasını sağlanır
Sorun da kalmaz

3. Sebebi ise;
Dükkan için kiraya verildiğinde
Genelde banka, market, kafe vs
Kolonlar dükkanlarda yerleşimi engelediği zaman
O "KOLON"ları kesiyorlar
Bu intihardan başka birşey değil bana göre

4. Sebebi ise;
"İmar Afları ve Kanunlar"
4 bin yıl önce Babiller Ne yapmışlar
Babil Kralı Hammurabi'nin (M.Ö. 1728 - M.Ö. 1686) çeşitli meselelerde verdiği kararlar,
"Babil'in koruyucu tanrısı Marduk" adına yapılan Esagila Tapınağı'na dikilen bir taş üzerine Akatça dilinde yazılmıştı. 
Bunlara "Hammurabi Yasaları" denir. 

İçinde, inşaatla ilgili düzenlemeler de mevcuttur.
229. madde: 
Bir inşaatçı her hangi bir kişi için bir bina inşa eder
Bu binayı uygun bir şekilde yapmazsa
Onun inşa ettiği bina yıkılıp sahibini öldürürse
İnşaatı yapan öldürülür.

230. madde:
 
Eğer bina, ev sahibinin oğlunu öldürürse, inşaatı yapanın da oğlu öldürülür.

231. madde:
 
Yıkılan bina
Sahibinin kölesini öldürürse
İnşaatçı
Evin sahibine köle için ödeme yapar.

232. madde:
 
Binanın bir kısmı harap olursa
Harap olan kısmın tümünü inşaatçı tazmin eder
Yıkılan binayı düzgün bir şekilde tekrar inşa eder.

233. madde: 
Bir kişi, başkası için bina yapıyorsa
Bina henüz tamamlanmamış olsa bile
Duvarı yıkılmışsa
İnşaatı yapan kişi
Kendi imkânlarıyla duvarı daha sağlam hale getirir.

Hammurabi Kanunları
Belli ki deprem işini ciddiye almış
Caydırıcı cezalar öngörüyor.

Ana ilke
Yapanın yanında kâr kalmayacak. 
4 bin yıl öncesinden bile
Alacağımız dersler varmış demek ki!

Niye Şili de 1 kişiye karşılık 100 kişi Türkiye de ölüyor
Önce şunu bileceğiz;
Nasıl depremin “büyüklüğünü” gösteren 10 basamaklı bir Richter ölçeği varsa
Şiddet de Mercalli cetveli diye 12 derecelik bir skala var. 

Eşit büyüklükte iki depremin şiddeti (hasar yaratma gücü) aynı olmuyor. 
Depremin, ne kadar derinde, yerleşim bölgelerinden ne kadar uzakta olduğuna ve zeminin yapısına bağlı olarak şiddet değişiyor. 

Mesela 8.8 büyüklüğündeki 2010 Şili depreminin yerleşim bölgelerindeki şiddeti 7-8 arasında iken 
7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki Maraş-Hatay depreminin bölgedeki şiddeti 11 dolayında idi.

Depremin büyüklüğü veya şiddeti inşaat mühendislerinin tasarımında rol oynamaz.
Büyüklük denen şey depremin ortaya çıkardığı enerjiyi yansıtır
Şiddet denen terim ise göreceli bir kavramdır.
Bir bölgedeki o depremin etkilerini anlatır.


Derecelendirmeleri oldukça görecelidir.
Türkiye’de tasarlanan bina ile
Japonya’da veya Amerika’da tasarlanan binaların farkına girmiyor.


Japonya’da 8 şiddetine sahip bir deprem ile
Türkiye’de 8 şiddetine sahip bir deprem çok farklı ivmelere sahip olabilir.


Yani şiddet terimini duyduğunuz zaman bunun göreceli bir kavram olduğunu ve
O bölgede deprem sonucu oluşması beklenen veya oluşan etkileri ifade ettiğini bilmelisiniz.

Kötü mühendisliğe sahip bir bölgede
Ufak bir deprem daha yıkıcı etkilere sahip olabilir, mühendisliği gelişmiş bir bölgeye vuran büyük bir depremden.


Gelelim depreme karşı tasarımda rol oynayan ana parametrelere:
En önemlisi ivme.
Deprem sonucu yapılarda oluşan kuvvetlerin büyüklüğü ivme ve kütleye bağlıdır.

Yani inşaat mühendisleri için depremin büyüklüğünden ziyade oluşacak depremin yerleşim bölgelerinde üreteceği ivmeler önemlidir.

Tasarımda da önemli olan bu ivmelerin büyüklüğü
Büyük ivmelerin kaç kere tekrar ettiği, depremin süresi vs’dir.

Türkiye ve Japon daki İki depremi karşılaştıracak olursak;
Japonya 2011 Tohoku depremi 9 milyonluk bir bölge de
9.1
 büyüklüğünde deprem oldu

Bizim Pazarcık 
7.8 depremin büyüklük bakımından 20 katı büyük
Enerji bakımından 89 katı büyük
Ve 6 dakika sürdü

Dünyanın yörüngesi 17 cm kaydı
121.000 bina yıkıldı
1.000.000 bina hasar gördü

Deprem nedeni ile ölen kişi sayısı 667

Bu arada denizde Tsunami olduğundan
41 metre dalga oluşturdu.
14.000 kişi de bu Tsunami den boğularak öldü
Tüm ölüm sayısı 19.000 idi

Bu kadar büyük
Bu kadar bina yıkımından sonra
Ezilerek veya bina içinde kalarak ölüm 667 kişi

Bir de Türkiye ve Şili deki İki depremi karşılaştıracak olursak;
İzmit’te ölçülen maksımum ivme 225 gal, Sakarya’da 407 gal. 1 g = 981 gal.

Buna göre
İzmit’te ölçülen ivme 0.23 g’ye,
Sakarya’daki de 0.41 g’ye eşit oluyor.
99 Gölcük depremi: 37 saniye sürmüş, maksımum ivme değerleri de 0.3-0.4 g arasında idi.

1985 Şili depremi: 60 saniye civarında sürmüş, maksimum yanal ivme değerleri 0.67 g’leri bulmuş.

Yer hareketinin plotlarına bakınca da bazı yerleşim bölgelerinde oldukça yüksek ivmeler (0.5 g üstü) 3-4 defa tekrarlanmış.

Kayıpları karşılaştıracak olursak da Şili depreminde toplam 178 kişi hayatını kaybetmiş, 2600’e yakın kişi de yaralı olarak kurtulmuş.


Gölcük depreminde ise Kocaeli'nde 9.500
Sakarya’da yaklaşık 4 bin kişi hayatını kaybetmiş.
Toplam hayatını kaybeden kişi sayısı 18 binden biraz daha fazla.
2.000 yılında 70 bin nüfusa sahip Yalova’da bile kayıp sayısı 2.500.

Şili ile Gölcük depreminin kayıp oranı ise 1 Şili’liye karşı 100 Türk vatandaşı.
Bu iki depremi karşılaştırma ise
İki ülke de mühendislik bakımından kötüler ama

Şili’de perde duvara dayalı bir tasarım şekli ön planda iken
Türkiye’de çerçeve sisteme dayalı bir tasarım şekli ön planda.

Türkiye’nin de bu tasarım prensibini benimsemesi gerektiği.
Türkiye sahip olduğu mühendisler ile
Japonların tasarım prensibini benimseyemez.


Perde duvar işçilik ve mühendislik hatalarına çok daha toleranslı bir yapı elemanı iken

Çerçeveler ise Türkiye’de tasarlandıkları haliyle çok iyi mühendislik ve işçilik gerektiriyorlar.

Bu ikisi de Türkiye’de bulunmadığı için sonuçları görüyoruz.

Dağlar depremi engeller ya da şiddetini / sıklığını etkiler mi?
Biri dağlarla dolu biri düz iki yerde aynı şiddette deprem olsa ikisi de aynı zararı mı görür mü?

Depremin şiddeti ve depremin büyüklüğü birbirinden farklı kavramlardır.
Depremin şiddeti, olan depremin yeryüzünde hissedildiği noktadaki etkisidir.


Örneğin yerleşim yerlerine yakın oluşan bir depremin şiddeti daha büyükken
Yerleşim olmayan bölgelerde oluşan depremlerin şiddeti daha az olacaktır.

Yani şiddet depremin yarattığı yıkım ve insana olan etkisi ile gösterilen matematiksel temele dayatılmayan bir kavramdır.

Depremin büyüklüğü ise deprem oluştuğunda açığa çıkan enerjinin ölçümüdür.
Aletsel olarak ölçülür.


Matematiksel olarak hesaplaması yapılır. 
Ölçülen depremeler farklı sismograflar kullanılsa bile doğru çözümleme yapıldığında aynı büyüklük değerleri verecektir.

Şiddetin zaten bölgelere göre farklı olabileceğini
Sorunuzun aynı büyüklükte olabilecek iki depremi kapsadığını düşünerek cevaplamaya çalışacak olursak;

Aslında çok belirsiz bir durum.
Birçok farklı parametre etki edebilir.
Bölgenin zemin kalitesi
Varsa yerleşim yerlerinin bina kalitesi
Dağların oluşum mekanizmaları
Bölgelerin genel jeolojik yapıları gibi farklı durumlar hakkında bilgiye ihtiyaç var.


Biraz basitçe öğrenci ağızı ile cevaplanırsa
Japonya'nın dağında ya da ovasında olan depremle 
Türkiye'nin dağında ya da ovasında olan deprem aynı etkiyi gösteremez.

Yorumlar

  1. Teşekkürederim tarık abim

    YanıtlaSil
  2. Eline sağlık, güzel bir yazı.

    YanıtlaSil
  3. Ben Ercan Topçu Ankara her zamanki gibi süper her kesimin Anlıyacağı bir bilgilendirme olmuş teşekkürler kardeşim iyi geceler

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Anneler Günü İçin 3 Derleme

Kağıt Bardak ve Makam

Yaşam Trenimiz

Bilge ve Cahil

Sultan Abdülaziz’in Dişi Ağrımamış Olsa idi. Gezi Parkı Davası Olmayacaktı. Niye Aron Angel İlgisi Var ve Belediye Seçimi

Afrika Niye Önemli

Unutulmaz Film Sahneleri ve Müzikleri _ 2

Hayattan, Edebiyattan, Tarihten ve Filozoflar gibi Ünlü Kişilerin Sözler ve Videolar Serisi _ 040

Bazen Önüne Gelecek Çok Büyük Fırsatı, Aslında Fırsat Olmadığını Görebilen Kişi Olmak. Sizi Sony Yapabilir

Film Önerim _ Bitmeyen Sınav (12th Fail) _ Biyografi _ Hindistan _ 2023 _ İmdb 9,1