Bilgi Damlacığı Sitesi

Yabancı Dilde En İyi Film Oscar'ını Kazanan Japon Filmini Aileniz ile seyir edeceğiniz 2008 yapımı önereceğim Youtube Kanalıma yükledim. (Film yapımcısı, Bu film için “Telif Hakkı” talep etmediğinden) İzlediğim en iyi dramlardan biri. Yaşam ve ölüm dışında Japon kültürünü ve çalışma felsefelerini de çok iyi anlatıyor Film. Özetle; "Ne İş Yaparsan Yap, En İyi Şekilde Yap!" Oyunculuk film boyunca çok iyiydi ama final müthişti. Sessiz sedasız gözlerden süzülen yaşlar... Fonda çello'dan çıkan hüzünlü melodi... (fazlası spoiler olur). Öyle tumturaklı sözlere gerek duyulmadan insanın içine işleyen son sahne.. Din, Dil Irk ayrımı yapmaksızın varılacak son durak aynı değil mi? İnsan sevdiği birisini hep en güzel en iyi haliyle anımsamak ister. Ve onu öyle uğurlar. Kalbinizde ki yükselişe engel olamayacağınız ve kendinizden çok şey bulacağınız değerli bir film. Dram sevenler hiç düşünmeden izlesin derim Tarık Başçıl _ 11.05.2021 Orjinal _Türkçe Altyazılı Video Konusu : Japon s...

Bu film kelimelerle nasıl anlatılır bilmiyorum İmdb puanı çok düşük Bana göre film çok daha iyi bir puanı hak ediyor Filmin son 25 dakikasından sonra olayların gün yüzüne çıkıyor Konusu anlaşılana kadar seyretmekten sıkıla bilenecek film Son 25 dakikadan sonrada konusunu anlamaktan mutlu ve hüznü bir arada yaşayacağınız bir film Savaşın insanlar üzerindeki etkisini ve savaş insan psikolojisini değiştirdiğini tüm gerçekliği ile anlatan dram ağırlıklı bir film Dramatize bir finalle bitiyor Abd, Irak ve Afganistan giden askerlerin 200 bin gazi asker orada yaşadıklarından dolayı bunalım ve psikolojik travma yüzünden sokaklarda yatıyorlar Bunlardan 20 tanesi her gün intihara kalkışıyor Yönetmen: Dito Montiel Senaryo: Adam Simon Yapımcı: Jon Burton,  Dawn Krantz

Edward Snowden ülkesini çok seven ve ülkesine hizmet etmek isteyen genç biridir Askerdeyken iki bacağı sakatlanır ve terhis edilir Daha sonra CIA’e başvurur ve elemeleri üstün başarı ile geçer Göreve başlayan Snowden CIA’in insanları gizlice izlediği birimde çalışmaktadır Bu birimde çalışmayı içine sindiremeyen Edward bu olayı tüm halka açıklamaya çalışır ve yapılanma hakkında yaptığı asrın ifşasını konu alıyor Film, Luke Harding'in The Snowden Files: The Inside Story of the World's Most Wanted Man ve Anatoly Kucherena'nın Time of the Octopus kitaplarına dayanarak çekildi. Filmin çekilme sürecinde yönetmen Oliver Stone, Edward Snowden'ı Moskova'da birkaç kez ziyaret ederek yaşadıklarıyla ilgili birinci ağızdan bilgi alma fırsatı buldu.

Youtube yüklenmiş direk buradan izlenebilir  Komplo teorilerini sevenler için Gerçek tarihi olaylardan esinlenilmiş Gerçekten de çok güzel hazırlanmış ve çok güzel kurgulanmış film. Tamamen soğuk savaş yıllarında Amerika ile Rusya arasındaki zorlu mücadeleyi anlatıyor.   Soğuk savaş dönemi tüm dünyayı etkileyen bir dönemdi. Bu dönemde silah baronları servetlerine servet katarak en karlı çıkanlar oldu. Zira sürekli bir savaş başlayacak korkusu ülkeleri silahlanmaya itmiş ve bunun sonucunda kayıt dışı milyonlarca silah çeşitli örgütlerin eline geçmiştir. Bunlardan en tehlikelisi ise bir nükleer füzedir. Rus ve Abd li dev şirketler ortak çalışma yaparak bu füzelerin izini sürmeye başlarlar. Bir nükleer felaketin çıkması an meselesidir ve zamana karşı yarış başlar. 1963 lü yılların ilk defa bir filmde bu kadar detaylı anlatılması filmin beraberinde başarıyı da yakalamasına sebep olmuştur. John F. Kennedy’nin Öldürülmesini bile buna bağlıyor ...

De pierre lemaitre'in ödüllü romanında aynı adla uyarlanan yönetmenliğini albert dupontel'in yaptığı 2017 yapımı film Görselliği, oyunculuklar, dönemi çok güzel yansıtması ve savaşa başka bir bakış açısıyla yaklaşan bir film Filmin başındaki savaş sahnesi çok güzel Filmin detayları da çok iyi, mekan, kostüm vs. Tam bir kara mizah, 1. Dünya savaş sonrası dönem ambiyansı, insanların iki yüzlülüğü iyi yansıtılmış

Youtube Linki : https://www.youtube.com/watch?v=KCKQ9bVO4w4 Konusu: Dünya orta siklet boks şampiyonu olan Matty Burton, artık kariyerinin sonuna gelmiştir. Burton, son maçının parasını alıp artık oyundan çıkması gerektiğine karar verir.  Hayatta tek bir amacı vardır o da eşi Emma ve gelecekti kızları Mia’ya güvenli bir hayat sağlamak. Fakat hayatın Matty için başka planları vardır. Andre Bryte ile yaptığı dövüş eve dönen Matty, aniden yere yığılır. Yığılmasının nedeni vücudunun yediği yumruğa gösterdiği gecikmiş tepkidir. Bir süre komada yaşam savaşı veren Matty, asıl mücadeleyi komadan çıktıktan sonra verecektir. Hafıza kaybına uğrayan ve kişiliği eskisinden bambaşka olan Matty, parçalanan hayatını tekrar bir araya getirmeye çalışacaktır...

İran'ın nükleer tesisinin kilit bir bölümünü yok etmek için Amerika ve İsrail tarafından geliştirilen Fakat daha sonra yapılış amacından sapan 'Stuxnet' yazılımı hakkında kapsamlı bir belgesel

Filmin Konusunda kendi yorumum: Bu filmde o kadar çok ABD mahkeme sahneleri seyrettiğim halde ilk defa karşılaştığım Çok da hoşuma gider bir şey öğrendim yalnızca bunu öğrenmem bile bu filmi seyir etmeme değdi. Bir suçlu suçunu itiraf etmek isterse bile bunu mahkemenin kabul etmesi için mahkemeyi yöneten yargıcın size 87 tane soru sormak zorunda  Çünkü suçlu duruşmada masum olduğunu var sayılarak duruşmaya başlanılıyor, Bundan dolayı hiçbir suçlu kendisinin masum olduğunu ispatlamasını mahkeme tarafından istenmiyormuş Örnek sorular Son 48 saat içinde herhangi bir madde ilaç veya alkol tüketiniz mi? Siz apirin tükendim dediniz Yargıç size aspirin alma sebebinizin bu gün burada yaşanacaklara etki etmesi mümkün mü? Zihiniz temiz mi? Şuan ne olduğunuz farkında mısınız? ABD yasaların altında suçlamalar karşı kendiniz savunma hakkınız var Acaba anladınız mı? Tekrar bu soruyu soruyor bunu anladınız mı? Duruşmada masum olduğunuz var sayılacak Ma...

Yönetmen Yamada , bildik hikâyelerin aksine, samurayların korkuları olabileceğini, aşık olabileceğini, kılıçla insan öldürmekten kaçınmak için elinden geleni yapabileceğini göstermeye çalışıyor. Bu bakımdan film bolca kılıç şakırtısı ve kan görmek isteyenler için tatmin edici olmayabilir. 19. yüzyılın sonlarına doğru, katı kurallarla yönetilen samuray sistemi, son yıllarını sürmektedir. Iguchi Seibei bu sistemin işlediği son feodal köylerden birinde, düşük rütbeli bir samuraydır. Yaşlı ve hasta annesine ve iki kızına bakmak zorunda olduğundan, günbatımından hemen sonra evine dönüp diğer samuraylar gibi içmeye gitmediği için ona biraz da alayla, “alacakaranlık samurayı” lakabı takılmıştır. Herkesin aşağıladığı, kendisine hiç güvenmeyen, fakirlik içinde yaşayan, kadınlara özgü görülen işleri yapan bir samuraydır O. Çocukluk arkadaşı güzel Tomoe’nin yüksek rütbeli eski kocasını tahtadan bir kılıçla yenince, diğer samuraylar ve aşiret reisi bir yana, Tomoe’nin de gözü...

Film Konusu 2. Dünya Savaşı yılları. 1944'ün yaz ayları yaklaştığında Nazi Almanyası güç kaybetmiş, ancak hala bir tehdit oluşturmayı sürdürmektedir. Müttefikler savaşın seyrini değiştirecek bir harekatı, Normandiya'ya bir asker çıkarması yapmayı ciddi ciddi düşünmeye başlamıştır. Ancak İngiliz başbakanı Winston Churchill'in (Brian Cox) aklında ciddi şüpheler vardır. Daha önce benzer askeri manevralarda gördüğü başarısızlıklar, Churchill'i tereddüde düşürmektedir. Savaşla geçen yıllarda fazlasıyla yıpranan, diğer müttefik liderleri ve komutanlardan büyük baskıya maruz kalan, 70'ine merdiven dayamış başbakanın en büyük destekçisi, eşi Clementine (Miranda Richardson) olacaktır

Youtube linki :  https://www.youtube.com/watch?v=m8pGJBgiiDU Kendi Yorumum; Arkadaşım çok güzel bir filme gittiğini ama sinemada, benimle birlikte 10 kişi vardı. deyince, film hakkından hiçbir bilgim olmadan şunu söyledim Aksiyon, korku, şiddet, savaş, gizem, ultra kahraman, hırsızlık, siyaset yoktur dedim. Arkadaşım da nasıl bildin dedi. Çünkü bizler bunlardan hoşlanıyoruz Yönetmeni kim dedim.  Jim Jarmusch'un yönetmenliğini ve senaristliğini üstlendiği film deyince tabii ki güzel olur. Seyir edince, şiir gibi bir film. Jim Jarmusch yine yanıltmadı beni Oldukça sade bir yaşantıyı kendine has görüşleri ile bize aktaran yönetmenin başarılı bir yapım Film Konusu: Paterson gün içerisinde basit rutini olan bir adamdır. Her gün şoförlük yaptığı otobüsüyle şehri turlar, akşam köpeğini gezdirdikten sonra bara gider, sevgilisi Laura ile sıradan ama huzurlu bir hayat sürdürür. Ve tüm bu süreçte basit ama etkileyici şiirler yazar. Laura ise evle s...

Hemingway Küba’da Fragman Nobel ödüllü Amerikalı yazar Ernest Hemingway Küba’da yaşadığı sırada Fidel Castro’nun devrimi gerçekleşmişti. Yazar, ABD ile ilişkiler donma noktasına geldikten kısa bir süre sonra ise Küba’yı terk etmişti. Yaklaşık 50 yıl sonra “Yaşlı Adam ve Deniz” romanı yazarının Küba günlerini anlatan “Baba: Hemingway Küba’da” adlı film, iki ülke ilişkilerinin yumuşamaya başladığı şu günlerde beyaz perdede. Filmin yönetmen koltuğuna oturan Bob Yari içerikle ilgili şu açıklamayı yaptı: “Film, Mary ve Ernest Hemingway ile arkadaş olmuş genç bir muhabirin gerçek hikayesi. Genç adam onlarla o kadar yakınlaşır ki Hemingway’in iki yıllık Küba hayatı boyunca neredeyse onun oğlu gibi olur. Hemingway’in halkın görmesine normalde pek izin vermediği çok özel taraflarına işte bu genç muhabirin gözlerinden bakmaya başlıyoruz.” 2013 yılında Küba’da sadece 9 gün çekimi yapılan film, 2014 yılında daha uzun süre çekim yapma izniyle tamamlanabildi. Yönetmen Bo...

Ben, Daniel Blake Fragman Kendi Yorumum; Türkiye batıyı hep geriden takip eder, Orada ne olursa ileride de Türkiye'de de oluyor O kadar iyi bir sağlık ve işsizlik sistemi olan İngitere'de böyle oluyorsa Türkiye'de daha kötüsü olur.  Filmin Konusu;  59 yaşındaki marangoz Daniel Blake (Dave Johns) , New Castle’da yaşayan bir marangozdur.  Geçirdiği kalp rahatsızlığının ardından doktorların tavsiyesiyle işine ara vermek zorunda kalır. Başka bir gelir kaynağı da bulunmadığından, hayatında ilk kez devlet yardımı alabilmek için işsizlik maaşı başvurusu yapar. Gerçekten hasta olduğunu bürokrasiye kanıtlamaya Zorundadır. Doktor raporları olmasına rağmen  Ancak karmaşık ve uzun bir bürokratik süreç onu beklemektedir. Ama sistemin çarpıklığı nedeniyle devlet yardımı da alamaz ve yeniden iş aramak zorunda kalır.  Daniel bu zorlu süreçte  Katie (Hayley Squires)  adında bir anne ve onun küçük çocuklarıyla dostluk kurar....

Kalinka Davası Fragman Gerçek olaylardan uyarlanan yapım, kızı Kalinka’yı öldüren adamı arayan Andre Bamberski’nin gerçek yaşam öyküsünü anlatıyor. Yıllar süren soruşturma ve mahkemelerin ardından Andre, sonunda kızının katilini bulacaktır. Bu mücadele, tam 27 yıl sürecektir. YÖNETMEN        Vincent Garenq OYUNCULAR      Daniel Auteuil, Sebastian Koch, Marie-Josée Croze