Kayıtlar

201220 etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Tuvalet Temizliyor Olacaktım

Resim
  Aşağıdaki Hikaye, sanal ama sonunu güzel bağlamışlar   Bir adamın biri bir gün Microsoft şirketine iş için konuşmaya gidiyor. Girmek istediği iş de tuvalet temizleyiciliği. HR menajeri ile görüşüp tıkanmış bir lavaboyu temizleyip testten geçiyor. HR menajeri adama testi geçtiğini, hangi gün saat kaçta iş başı yapması gerektiğinin kendisine e-mail yoluyla gönderileceğini söylüyor.   Adam, bilgisayarı olmadığını, dolayısıyla e-mail kullanmadığını açıklıyor. HR menajeri: "Üzgünüm ama e-mailiniz yoksa siz sanal olarak var sayılamazsınız ve bu yüzden sizi işe alamayız." diyor.   Adam çaresizce dışarıya çıkıyor ve " Ne yapsam, ne etsem." diye düşünürken cebindeki 10 dolar ile 20 kilo kiraz almaya karar veriyor. Kapı kapı gezerek kirazları satıyor ve 2 saat içinde sermayesini 2 katına çıkarıyor. "   Bu şekilde ekmek paramı çıkarabilirim." diyerek her gün sabah erkenden kalkıyor ve kapı kapı dolaşarak kiraz satıyor. Her gün sermayesi büyüy...

En Büyük Eşkiya Hikayesi

Resim
Sadece tek oğlu bulunan, çiftlik sahibi varlıklı bir adamcağız iyice yaşlanıp yatağa düşer ve hasta yatağında ölümü beklemeye başlar. Ölümünden bir süre önce, oğlunu yanına çağırıp vasiyetini söyler: Oğulcuğum. Yatağın altında, içi altın dolu iki tane kese var. Bunlardan biri senindir. Al, güzel güzel harca, helaldir. Diğerini ise, ne yapıp edeceksin, memleketin en büyük eşkıyasını bulacaksın ve ona hediye edeceksin. Sebebini sorma, vasiyetim böyledir.   Yaşlı adam bunları söyledikten bir kaç gün sonra ruhunu teslim eder. Oğlu, cenaze töreni ve yas tutma günlerinin ardından, artık babacığımın vasiyetini yerine getirmeliyim deyip, her iki keseyi yanına alır ve memleketin en büyük eşkıyasını bulmak için ülkeyi dolaşmaya başlar.   Fakat nereye gitse, hangi eşkıyayı sorsa, ondan daha da namlısı, kanlısı, belalısı olduğunu öğrenir ve böylece aylarca dolaşır. Nafile. Kime sorsa, verilen cevaplar benzer şekildedir: Evet, bizim eşkıya yirmi kişiyi öldürmüş, y...

Remziye Hisar (Gürsey) _ Madam Curie’nin Öğrencisi

Resim
1902 yılında, bir dönem Osmanlı topraklarında bulunan Üsküp’te bir çocuk dünyaya gelmişti. O çocuk mücadelesi ile günümüzde bize ışık tutan ilk Türk kadın kimyager Remziye Hisar idi. Gençliğimiz birçok şeyden yoksun geçti bizim. “Bizim”, yani Cumhuriyet ço­cuklarının. Ama gene de Sorbonne’da doktora yapan ilk Türk kadını ben oldum, üstelik Paris’te bir yandan okurken, bir yandan da çocuklarımı büyütüyordum. Remziye Hisar ve kız kardeşi Mihri   Remziye Hisar, Darülmuallimat’ta (Kız Öğretmen Okulu) 5 yıl okuduktan sonra, Darülfünun’a gitmek için açılan hazırlık sınıfını birincilikle bitirir. Böylece Darülfünun’un Kimya bölümüne kayıt yaptırma hakkı kazanır.   Beni, dünyaca ünlü fizikçi Feza Gürsey’in ve Milletlerarası Psikoloji Cemiyeti’nin tek Türk azası psikiyatrisi Deha Gürsey’in annesi olarak tanımazdan önce “ben” olarak tanımanızı isterim.   Remziye Hisar, ülkesine ve insanlarına duyduğu sorumlulukla daha 17 yaşındayken seçmişti Kimya alanını. Neden k...

Akılla Bir Konuşmam Oldu _ Ömer Hayyam

Resim