Kayıtlar

En Geniş Çaplı Uluslararası Çalışmaya Göre "ÖIüm"

Resim
Ölüm; Kendimizi bildik bileli anlamlandırmaya çalıştığımız ürkütücü bir olgudur. ÖIümün fizyolojisi üzerine bugüne dek gerçekleştirilmiş en geniş çaplı uluslararası çalışmaya göre Ölüm; Yaşamın akışını sonlandıran bir kısa devre değil Başladığı an kesintisiz devam eden alternatif bir akım. ÖIüIer dirilebilir mi? Sevdiklerini kaybedenler için bir umut kaynağı olan bu soru Birçok insan için de bir endişe sebebi. ÖIüIerin dirilebileceğine yönelik bu endişe hâli Kutsal kitaplarda bir motif olarak işlendi. 19. Yüzyıl’da ailelerin mezarlara çan bağlatmalarına sebep oldu Korku filmlerinin vazgeçilmez bir teması hâline geldi. Bugün de ne yazık ki yaşam sonu bakım ünitelerinde öIenIerin yakınları ve doktorlar arasında çeşitli gerilimlere sebebiyet vermekte. Bilim İnsanları 631 Kişiyi Vefat Ederken İzledi. Doktorlar, yoğun bakım ünitelerindeki aileleri öIümün gerçekleştiğine inandırmak için ne kadar çaba saf ederse etsin öIüm Biz yaşayanlar için gizemini korumayı başaran bir muamma. Tıp otoritel...

Yurdum İnsanımızın Bazı İlginç Davranışları

Resim
01-Kardan adama tekme atma veya bozmaya çalışma 02-Yeni atılmış bir betona basma ve isim yazma 03-Gazete ve dergilerdeki resimlere sakal, bıyık ve gözlük yapma 04-En iyi arabayı ben kullanıyorum zannetme 05-Kar topunun içine buz koyma 06-Cep telefonu kullanımının yasak olduğu ortamlarda ille de görüşme yapma 07-Belediyenin duraklara koyduğu saatlerin yelkovan ve akrebini sökme 08-Kumsalda Deve güreşi yapma 09-Şahin marka arabayı, Doğan görünümlü yapma 10-Ağaçlara ve parktaki banklara kalp ve isim baş harfi kazıma 11-Derslerini çalışıp sınıfını geçenleri inek sanma 12-Mesleğimizdeki unvanımızı İngilizce olarak söyleme 13-Tıkı olan insanların tıkleri ile uğraşma 14-İskambil kağıtlarından kule yapan birinin kulesini bozmaya çalışma 15-Cep telefonu ile bağıra bağıra konuşma 16-Reklam için duvarlara veya panolara yapıştırılan afişleri yırtma 17-Tuvalet duvarlarını defter sanma 18-Otobüs duraklarına "Ateşli sevişirim beni ara" yazma 19-Trafikte bizi geçen bir Arabayı mutlaka ya...

Istakoz Hakkında "Hiçbir Canlı Haşlanarak Ölmeyi Hak Etmiyor"

Resim
Yakalanması ve Pişirilmesi ayrı bir vahşet olan "İSTAKOZLAR" En savunmasız ve kaçma yeteneği en zayıf olan canlılardan biridir. Bu yüzden, yakalanırken hiç karşı koymazlar. Her canlının kendini savunma hakkı vardır. Ama ıstakozların yok sayılır. Öldürülüp pişirilirse, zehirli kanı etine bulaşır. Bu yüzden canlı canlı haşlanarak kanındaki zehir yok edilir. Normalde ses çıkaramayan ıstakozlar Kaynarken canları o kadar yanıyordur ki Kıskaçlarını şiddetle birbirine vurur. Bu yüzden kıskaçları bağlanır veya arasına kumaş konulur. Ve pahalı bir yemek olarak sofralard a sunulur. Benim Notum ise; Hiçbir Canlı Haşlanarak Ölmeyi Hak Etmiyor Ek Not: Değerli Kardeşim ve Arkadaşım Rüştü, bu konuya açıklama getirmiş onu da ekliyorum Haşlanırken ses çıkarmalarının sebebi  Kabuklarının iç kısımda bulunan havanın ısınıp genleşmesiyle kanallardan vücut dışına çıkarken oluşturduğu sestir. Yüksek oranda protein içerdiklerinden  Öldükten sonra çok soğuk ortamda muhafaza edilmezler ise  Etleri...

Balon ve Mutluluk

Resim
Bir Gün Müdür Okula balon getirdiler. Bu balonları öğrenciler dağıtması için öğretmenler verdi Sınıflarındaki tüm öğrencilerin Bu balonları şişirmesi, üzerine adını ve sınıfını yazması sonra da koridora atması için her öğrenciye bir tane verilmesini söyledi Öğrenciler şişirip sınıf koridora attılar Öğretmenler daha sonra tüm balonları karıştırdı. Öğrencilere kendi balonlarını bulmaları için 5 dakika süre verildi.  Telaşlı bir aramaya rağmen, kimse balonunu bulamadı. Bu noktada müdür Öğrencilere buldukları ilk balonu alıp üzerinde adı yazılı kişiye vermelerini söyledi. 5 dakika içinde herkesin kendi balonu vardı. Müdür öğrencilere şunları söyledi:  Bu Balonlar Mutluluk Gibidir   Herkes Kendininkini Ararsa Asla Bulamayabilir   Ama   Başkalarının Mutluluğunu Önemsiyorsak   Bizimkini de Bulabiliriz  Ben de Bunu hiç aklımızdan çıkarmamamızı diliyorum  Tarık Başçıl _ 15 Ocak 2022 

Sana ................ diliyorum

Resim
Sana;  Gün ne kadar gri gözükürse gözüksün  Parlak bir bakış açısı vermeye yetecek kadar "Güneş" diliyorum. Güneşin varlığı için çok daha fazla şükretmeye yarayacak kadar yağmur diliyorum. Ruhunu canlı ve ölümsüz tutmana yetecek kadar "Mutluluk" diliyorum. İsteklerini tatmin etmene yetecek kadar "Kazanç" diliyorum. En son vedayı atlatabilmene yetecek kadar "Merhaba" diliyorum. Benim dileğim de; Benim Yaşam Trenimde Olan Arkadaşlarıma ve Dostlarıma Tarık Başçıl _ 13 Ocak 2022

Kışı Şu Günlerde Çok İyi Hissetmeye Başladık, Kış Tahminleri ile İlgili Gülmemizi Sağlayacak Bir Hikaye

Resim
Kızılderili reisi, oğlunu Harvard Üniversitesine göndermeye karar verir. Oğlu gayet başarılı bir şekilde Harvard'ı bitirir ve döner. Oğluyla gurur duyan kabile reisi, oğluna kendisi sağ olmasına rağmen kabileyi daha ileri götüreceğini söyleyerek kabilenin başına geçmesini emreder. Kabilenin başına geçen Harvard'lı yeni reis başlar çalışmaya. Kabile hakkında bilimsel analizler yapar, raporlar, planlar hazırlar. Kabilenin kışlık odun ihtiyacının sağlanması için yaptığı ölçme değerlendirme raporuna göre haftanın bir günü odun toplanması yeterlidir. Haftayı günlere ayıran ve her gün ne iş yapılacağını belirleyen Harvard'lı reis, Kabileye emir verir ve haftada bir gün odun toplanmaya başlar. Bir kaç hafta sonra, ne olur ne olmaz meteorolojiden de kışın nasıl geçeceğini öğreneyim der. Meteoroloji'den kışın nasıl geçeceğini sorar. Meteorolojidekiler, hava şartlarının birden değişeceğini ve bu kışın önceki yıllara göre ağır geçeceğini söylerler. Bunu duyan yeni reis, raporla...

Tüccar ile Marangozun Hikayesi

Resim
Olay 1506'da Frankfurt'ta kaydedilmiştir. Bir tüccar 800 lonca (Eski Hollanda para birimi) kaybeder. Yoldan geçen bir marangoz da tesadüfen bu tüccarın çantasını bulur. Son derece dindar olan marangoz cüzdanı bulduğunu kimseye söylemez ve bu kadar çok para kaybının farkedilmesinin mümkün olmadığını değerlendirir ve sahibinin bu parayı arayacağını düşünür. 800 lonca ne kadardır?  O zaman, 40 lonca için iyi bir at satın alınabildiğinde yaklaşık 20 at bedeli kadardır. Bir gün marangoz kiliseye gider.  Rahibin, Frankfurt'a giren tüccarın 800 lonca kaybettiğini ve bulanın 100 lonca ile ödüllendirileceğini duyurur. Bunun üzerine marangoz parayı getirir ve Rahibe teslim eder. Tüccar gelir ve çantayı alır.  Ancak marangoza, vadetmiş olduğu 100 loncayı ödemeyi reddeder. Marangoza 5 lonca uzatır.  Marangoz tüccara sözünü tutmasını söyler.  Açgözlü tüccar, vaat edilen 100 loncayı vermemek için cüzdanında 800 değil 900 lonca olduğunu iddia eder.  Marangozun çantadan...