Dünyanın Öğrenilmesi En Zor Dilleri


Dünyanın öğrenilmesi en zor dilleri listelendi.

Listede 25 tane dil bulunurken Türkçemiz zor öğrenilen diller arasında yer almadı. 

En zor öğrenilen dil Çince, Arapça olurken, 25. sırada ise Tagalogca yer aldı.

1.Çince / Özel alfabesi ve kendine has dil yapısı ile dünyanın en zor dili olan Çince, toplam dünya nüfusunun yaklaşık beşte biri tarafından konuşuluyor. Standart Çince dili çoğunlukla Çin Halk Cumhuriyeti, Çin Cumhuriyeti ve Singapur’da konuşulmaktadır.

2. Arapça / Bugünün Arapça dili, ilk kez 6. yüzyılda konuşulan Klasik Arap dilinin soyundan gelmektedir. Bu dil, Orta Doğu’dan Afrika’ya kadar uzanan geniş bir yelpazede konuşulmaktadır. Ancak, bu dili oldukça zorlaştıran büyük bir bükülme var. Bir sınıfta öğrenebileceğiniz Arapça, okuma ve yazma konusunda size yardımcı olabilir. Ancak, ana dili Arapça olan kişilerle konuşmak söz konusu olduğunda, bu o kişilerin nereden geldiklerine bağlıdır. Örneğin, Fas’taki bir Arapça konuşan, Mısırlı bir Arapça konuşmacıyı anlamakta çok zorlanabilir.

3. Vietnamca / Vietnamca, Vietnam’ın ulusal ve resmi dilinin yanı sıra etnik azınlıkların çoğu için birinci veya ikinci dildir. Vietnamca kelime dağarcığının Çince’den ödünç alınmış; ancak bugün kullanılan Vietnam alfabesi, tonlar ve belirli harfler için ek aksan işaretleri içeren bir Latin alfabesidir.
4. Tayca / Daha popüler olarak Siyam veya Orta Tay olarak bilinen Tay dili (Tayca), Tayland’ın resmi ulusal dilidir. Tai-Kadai dil ailesinin bir üyesidir. Sözlerinin neredeyse yarısı Pali, Eski Khmer veya Sanskritçe’den ödünç alınmıştır. Tay dili temelde tonal ve analitiktir ve karmaşık yazılı alfabesi ve işaretleri ile bilinir.

5. İzlandaca / Bir Kuzey Germen dili olan İzlandaca, aynı zamanda bir Hint-Avrupa dilidir. Amerika’nın sömürgeleştirilmesinden sonra büyük ölçüde Danimarka ve İsveç dillerinden etkilenmiştir.

6. Arnavutça / Arnavutça, Kosova, Arnavutluk, Bulgaristan ve Makedonya Cumhuriyeti halkı tarafından konuşulan bir Hint-Avrupa dilidir. Bu dil, ilk olarak Karadağ, İtalya ve Yunanistan’ın eski toplulukları tarafından konuşulan asırlık bir dildir. Almanca ve Yunanca gibi diğer dillerle benzer kelime özelliklerini paylaşır. Bununla birlikte, kelime haznesi diğer dillerden oldukça farklıdır.

7. Japonca / Bu Doğu Asya dili, Japonya’nın ulusal dilidir ve dünya çapında 125 milyondan fazla insan tarafından konuşulmaktadır. Japonic dil ailesinin bir üyesi olan Japonca, Çince ile yakın ilişkisi nedeniyle dünyanın en zor dilleri arasında kabul ediliyor. Aynı zamanda karmaşık bir sistemi vardır.

8. İskoçça / İskoç Galcesi olarak da bilinen İskoçça, İskoçya yerlileri tarafından konuşulan bir Kelt dilidir. Goidelic şubesinin bir üyesidir ve tıpkı Manx ve Modern İrlandalı gibi Orta İrlanda Dili’nden geliştirilmiştir.

9. Macarca / Macaristan’ın resmi dili olan Macarca, Macaristan toplulukları tarafından konuşulan bir Avrupa Birliği dilidir. Slovakya, Ukrayna, Sırbistan ve Romanya’da da konuşulmaktadır. Ural dil ailesine aittir ve karşılıklı olarak anlaşılır lehçelere sahiptir.

10. Hırvatça / Dünyanın en zor 10 dili arasında yer alan ilk dil olan Hırvatça, Sırp-Hırvat dilinin standartlaştırılmış çeşididir ve Avrupa Birliği’nin resmi dillerinden biridir. Karadağca, Standart Sırpça ve Boşnakça da dahil olmak üzere diğer birçok dilin temeli olan Doğu Hersek lehçesine dayanmaktadır.

11. Sanskritçe / Sanskritçe Hinduizm, Jainizm ve Budizm’in birincil dili olarak kabul edilir. Proto-Hint-İran ve Proto-Hint-Avrupa kökenli bir Eski Hint Aryan lehçesidir. Ayrıca, Hindistan’ın planlanan 22 dili arasında listelenmiştir. Dahası, zengin ve engin bir tiyatro ve şiir geleneğinin yanı sıra felsefi ve teknik metinleri de kapsar.

12. Korece / Korece, Kuzey ve Güney Kore’nin resmi dilidir. Dünya çapında 80 milyondan fazla insan tarafından konuşulmaktadır. Korece’nin gramer ve cümle yapısını başka dilleri konuşan pek çok kişi için deşifre etmek zor görünebilir. Ancak, Japonca konuşanların bu konuda pek fazla sorunu yoktur.

13 . İbranice / İbranice, Afroasiatic dil ailesine ait bir Batı Sami dilidir. İlk olarak MÖ 10. yüzyılda eski İbraniler ve İsrailliler tarafından kullanıldı. Bu kadar eski bir dil olmasına rağmen, bugün hala konuşulmakta ve yazılmaktadır. İsrail Devletinin ana dilidir.

14. Urduca / Daha yaygın olarak Modern Standart Urduca olarak bilinen bu dil, normalde Hindustan’daki Müslümanlar ile ilişkilendirilir. Urduca ayrıca Pakistan ülkesinin resmi, ulusal ve ortak dildir. Hindistan Anayasası’ndaki 22 planlanmış dilden biridir ve Standart Hintçe ile karşılıklı olarak anlaşılabilir. Dilbilgisi ve temel yapı açısından da Hintçe ile aynıdır.

15. Galce / Gal Dili olarak tanınan Galce, Galler’de kullanılan Kelt dillerinin Brython dalının bir parçasıdır. Bu dil aynı zamanda “Kambriç”, “Cymric”, “Kambriyen” ve “İngiliz dili” olarak da adlandırılırdı.

16. Baskça / Baskça, İspanya’nın kuzeydoğusundan güneybatı Fransa’ya kadar uzanan Bask Ülkesinin atalarından kalma dilidir. Bask bölgelerinin toplam nüfusunun neredeyse %27’si bu dili konuşuyor.

17. Danca / Danimarka’nın ana dili olan Danca, dünya çapında altı milyondan fazla insan tarafından konuşulmaktadır. Danca, şu anda bir azınlık dili statüsüne sahip olan bir Kuzey Germen dilidir. Grönland’da, toplam nüfusun yaklaşık %15-20’si bu dili konuşuyor. İsveççe ve Norveççe dilleriyle karşılıklı olarak anlaşılır. Aynı zamanda Eski İskandinav soyundan geliyor.

18. Afrikaans / Bir Batı Germen dili olan Afrikaans, Namibya ve Güney Afrika’nın yanı sıra Zimbabve ve Botsvana yerlileri tarafından konuşulmaktadır. Farklı Hollandaca lehçelerinin bir dalı olarak kabul edilir ve bu onu Hollandaca’nın kardeş dili yapar.

19. Slovence / Sloven dili olan Slovence, Güney Slav dil grubunun bir parçasıdır. Çoğunlukla Slovenya’da olmak üzere dünya çapında 2,5 milyondan fazla konuşmacı tarafından konuşulmaktadır. Bu dil, Avrupa Birliği’nin 24 resmi ve çalışma dilinden biridir. Üst ve Alt Karniolan lehçe gruplarına dayanmaktadır.

20. Hollandaca / Bu dil çoğunlukla Hollanda, Belçika ve Surinam’da konuşulan bir Batı Germen dilidir. Şu anda Aruba, Sint Maarten ve Curacao’da resmi bir statüye sahiptir. Aynı zamanda Avrupa’nın ve Amerika Birleşik Devletleri’nin birçok yerinde de konuşulmaktadır. Hollandaca dili, İngilizce ve Almanca ile yakından ilgilidir. Cermen umlautunu dilbilgisi belirteci olarak kullanmaz.

21. Endonezce / Yüzyıllar boyunca Endonezya dili (Endonezce), tüm Endonezya takımadalarında ticaret dili olmuştur. Dünyada en çok konuşulan dillerden biri olarak kabul edilir. Aynı zamanda Endonezya, dünyanın en kalabalık dördüncü ülkesidir.

22. Farsça / Fars dili olarak da bilinen Farsça, Hint-Avrupa dillerinin Hint-İran şubesine aittir. Çoğunlukla Afganistan ve İran’ın yanı sıra Tacikistan ve Fars etkisine sahip diğer ülkelerde de konuşulmaktadır. Bu dilin, Orta Farsça adı verilen Sasani Pers’in edebi dilinin devamı olduğu bilinmektedir. Dünya çapında yaklaşık 110 milyon insan bu dili konuşuyor.

23. Norveççe / Bu Kuzey Cermen dili, Norveç’in ulusal dilidir. Norveççe, İsveççe ve Danca ile birlikte, İzlandaca ve Faroe dilleri gibi İskandinav dillerinin diğer varyantlarıyla karşılıklı olarak anlaşılabilir. Karşılıklı anlaşılabilirlik, diğer benzer dilleri konuşan insanlar tarafından anlaşılabileceği anlamına gelir. Norveççe ayrıca İskandinav Konseyi’nin çalışma dillerinden biridir.

24. Navahoca / Navahoca, Amerika Birleşik Devletleri’nin güneybatı kesiminde konuşulan Güney Athabaskan dillerinden biridir. Yaklaşık 120.000 ila 170.000 konuşanı var. Cermen veya Latin dilleriyle pek fazla benzerlik yoktur, bu da birçok öğrencinin herhangi bir referans veya bağlantı noktası olmasını zorlaştırır. Bu dilin yazılı versiyonlarının çoğu Latin kökenli bir alfabe kullanır; bu dilin yazılı versiyonuna yönelik girişimler 1930’lara kadar gerçekleşmedi.

25. Tagalogca / Bir Austronesian dili olan Tagalogca, Filipinler’in toplam nüfusunun neredeyse dörtte biri tarafından konuşulan dildir. Dilbilgisi ve alışılmadık cümle yapısı, ustalaşmayı oldukça zorlaştırıyor.

Bu derlemeyi paylaşınca, Çok değerli Odtü lü diller konusunda çok emek harcamış
Ömer Yalçınkaya’nın katlı için yazdığı yazı da aşağıda paylaşıyorum

Tarık Başçıl _ 14 Ağustos 2022

Çok tartışmalı bir konuya bilimsel olmayan bir yaklaşımla diller sıralanmış.
Zaten dil bilimi hangi dilin daha kolay ya da zor öğrenildiği sorusuyla ilgilenmez.

Ancak yazı sistemi açısından elbette Çince ve Japoncanın Kanji yazısı öğrenmesi en zor olanıdır.
Fonetik açıdan bakıldığında Tonal oldukları için Çincenin diyalektleri, Vietnamca gibi diller tonal dillere yakınlığı olmayan yabancılar için öğrenmesi çok zordur.

Ancak gramatik açıdan Çince dünyanın en kolay dilidir.
Neredeyse grameri yoktur denebilir.
Cümle kuruluşları son derece basittir.
Ne şahıs ne de zaman çekimleri vardır.

Yapısal olarak yani sentaks açısından Japonca, Korece, Moğolca ve Türkçe aynı zorluktadır.

Latin ve Germen dillerine göre öğrenmesi çok daha zordur.

Ama listede Japonca var Türkçe yok. Diğer taraftan listede Türkçeye göre çok daha kolay sayılabilecek Danca, Norveççe, Hollandaca gibi diller var.

Dil bilimciler arasında Çekçenin gramerinin en karmaşık olduğu tartışılagelir.
Listede Hırvatça ve Slovence var Çekçe yok.

Sonuçta Slav dilleri benzer gramerlere sahiptir.

Ama morfoloji açısından en uç örneği sözcük türetmede neredeyse tüm cümleyi bir sözcüğe indirgeyebilen Eskimo-Aleut dilleri hemen hemen tüm dillerden daha karmaşık morfolojiye sahip olduğu kolaylıkla söylenebilir.

Yani çok basitçe yanıtlanabilecek bir soru değildir bu.

Ömer Yalçınkaya


Tabii 35 yılını dillere ayırmış
Değerli “Halil Ocaklı” yazısın eklememek olmaz onu da ekledim
Ben yazısından çok faydalandım


Yabancı dil bilmek kuşkusuz insanın ufkunu genişletir, daha geniş iletişim olanakları sunar.
Öğrenilen her yeni dil, bizi yeni çevreler ve kültürlerle tanıştırır.
Dil öğrenmek yararlı ve gerekli ancak bazı dillerin inanılmaz zor olduğunu duyunca cesaretimiz kırılabilir.

İngilizler, Almanlar, Çinliler, Japonlar, Araplar, Ruslar ayrı ayrı kendi dillerinin en zor dil olduğunu ileri sürerler.
Benzer savı Çek ve Macarlardan da kendi kulaklarımla duydum. Ya Yunanlılar, dilsel kibirden yanlarına yaklaşmak bile zor.

Yalnızca bunların değil, başka toplulukların da dünyadaki en zor dili konuştuklarına dair söylemlerine tanık olabiliriz.
Türkçenin en zor dil olduğunu belki kendimiz düşünmüş ya da başkalarından duymuş olabiliriz.
Kendi dilimizin en zor ve en gelişmiş bir dil olduğunu savunmanın, başka dilleri konuşan toplulukları küçük görmek gibi bir yan etkisi oluyor.

Türkçenin dünyanın en zor dili olduğunu ileri sürenlerin, hangi yabancı dilleri iyi bildiğini ve ölçüt olarak hangi karşılaştırma yöntemlerini kullandıklarını bilmek isterim.
İnsan kendi dilini ulusal gurur meselesi düzeyine taşıyınca, araştırma yapmadan, yeterli bilgi edinmeden kolayca bir takım görüşler ortaya atabiliyor.

Diller yapısal yakınlık derecesine göre dil aile grupları içinde kategorize edilir.
Aynı ortak kökeni paylaşan diller, tek bir ağacın dalları gibi aynı grup içinde yar alır.
Örneğin Almanca, İngilizce ve Hollandaca (Flemenkçe) birbirlerine kuzen derecesinde yakındır. Fransızca, İspanyolca, İtalyanca, Portekizce ve Romence gibi Latince kökenli diller de kuzen dillerdir.

Norveç ve Danimarka dilleri birbirine Türkiye Türkçesi ile Azerbaycan Türkçesi kadar yakındır.
Farsça, Tacikçe, Kürtçe, Ermenice ve de Hintçe, Almancanın amcasının torunu kadar kökteştir.
Çok garip ama antik çağların dili Sanskritçe ile çağdaş Rusça arasında denkliği kesin biçimde saptanan yüzlerce söz var.

Slav dillerinden birini iyi bilen biri, biraz da hayal gücü varsa Ukrayna, Rusya, Belarus, Bulgaristan, Çekya, Slovakya, Polonya ve eski Yugoslav cumhuriyetlerinde hayata kolayca uyum sağlayabilir.

Bir Türkmen'e göre Azerbaycan Türkçesi öğrenmek hiç zor gelmez ama örneğin bir Amerikalı ya da Nijeryalı saçını başını yolabilir.

Portekizce öğrenmek bir İspanyol için çocuk oyuncağıdır ama bir Koreli ya da Arap bir süre sonra kafasını duvara vurmaya başlayabilir.

Hint Avrupa ailesinden diller konuşan kişiler için Japonca, Korece, Türkçe, Macarca, Fince ve Estonca gibi dilleri öğrenmek özellikle zordur.

Bu dillerdeki tümce dizilişi tümüyle tersine dönmüş gibi bir izlenim verir.

Örneğin, zeki bir çocuk Türkçede
"oyuncağımın nerede olmadığını bilmediğimi söyleyemem" diyebilir.

İngilizcesi şöyle olurdu:
"I can't say that I don't know where my toy isn't."

Sözcüklerin yerini korumak koşuluyla İngilizcesinin Türkçeleştirilmiş dizilişi şöyle olurdu: "Söyleyemem ki, bilmediğimi nerede benim oyuncağım olmadığını."

Dillerin yapısı o kadar faklıdır ki, şu diller zordur şu diller kolaydır diye karşılaştırmak ve ölçmek olanaklı değildir.

Her dilin kendince özgün sesleri, yapısal özellikleri, dil bilgisi kuralları ve söz dağarcığı vardır.
Her topluluğun dili, kendi tipik yapısı içinde özgün bir zorluk düzeyine sahiptir.
Buna göre, dünyanın en zor dili diye bir şey yoktur, çünkü zorluk düzeyi dilden dile değil, kişiden kişiye değişir diyebiliriz.

Bununla birlikte, her kim ki, dil öğrenmeye yatkınlığı vardır ya da bir dile çok özel sempatisi gelişmiştir, hiçbir zorluk düzeyi o kişiyi o dili öğrenmekten alıkoyamaz.
Nedenleri ne olursa olsun, yeni bir dil öğrenmek har zaman heyecan verici olabilir.

Motivasyonu yüksek olan kişi, örneğin aşk motivasyonuyla gaza gelen kişi, hem Kantonca Çincesini hem de on binlerce yazı karakteri bulunan alfabesini bile öğrenebilir.
Örneği görülmüştür.

Özel ders almadan, kursa gitmeden yalnızca aynı 20 Fince kitabı okuyarak ve aynı 20 Fince filmi defalarca izleyerek Fince öğrenen birini tanıdım.
Turist rehberliği yapacak düzeyde öğrendi bu dili.

Dil öğrenmenin önündeki en güçlü bariyerlerden birisi küçük düşme, madara olma korkusudur.
Yarım yüz yıldır Almanya'da yaşayan ama gene de işini çevirmenle görebilen hala yüzbinlerce Türk'ün olmasının nedeni, Almancanın zor olması değildir.
O insanların Almanca öğrenmeye yeterince motive edilememiş olmasıdır.

Şimdi soralım: Dünyanın en zor dili hangisidir?
Gerçek şu ki, asıl mesele dilin zorluğu değil, öğrenmek isteyen kişinin o dile olan ilgisinin ne kadar güçlü olduğudur.

Her dilin kendi koşullarında benzersiz zorlukları ve kolaylıkları vardır.
Dünyanın en zor dili, öğrenmeye çalışırken keyif almadığınız, mutluluk duyumsamadığınız dildir.

Halil Ocaklı




Tabii 35 yılını dillere ayırmış

Değerli “Halil Ocaklı” yazısın eklememek olmaz onu da ekledim

Ben yazısından çok faydalandım



abancı dil bilmek kuşkusuz insanın ufkunu genişletir, daha geniş iletişim olanakları sunar.

Öğrenilen her yeni dil, bizi yeni çevreler ve kültürlerle tanıştırır.

Dil öğrenmek yararlı ve gerekli ancak bazı dillerin inanılmaz zor olduğunu duyunca cesaretimiz kırılabilir.



İngilizler, Almanlar, Çinliler, Japonlar, Araplar, Ruslar ayrı ayrı kendi dillerinin en zor dil olduğunu ileri sürerler.

Benzer savı Çek ve Macarlardan da kendi kulaklarımla duydum. Ya Yunanlılar, dilsel kibirden yanlarına yaklaşmak bile zor.



Yalnızca bunların değil, başka toplulukların da dünyadaki en zor dili konuştuklarına dair söylemlerine tanık olabiliriz.

Türkçenin en zor dil olduğunu belki kendimiz düşünmüş ya da başkalarından duymuş olabiliriz.

Kendi dilimizin en zor ve en gelişmiş bir dil olduğunu savunmanın, başka dilleri konuşan toplulukları küçük görmek gibi bir yan etkisi oluyor.



Türkçenin dünyanın en zor dili olduğunu ileri sürenlerin, hangi yabancı dilleri iyi bildiğini ve ölçüt olarak hangi karşılaştırma yöntemlerini kullandıklarını bilmek isterim.

İnsan kendi dilini ulusal gurur meselesi düzeyine taşıyınca, araştırma yapmadan, yeterli bilgi edinmeden kolayca bir takım görüşler ortaya atabiliyor.



Diller yapısal yakınlık derecesine göre dil aile grupları içinde kategorize edilir.

Aynı ortak kökeni paylaşan diller, tek bir ağacın dalları gibi aynı grup içinde yar alır.

Örneğin Almanca, İngilizce ve Hollandaca (Flemenkçe) birbirlerine kuzen derecesinde yakındır. Fransızca, İspanyolca, İtalyanca, Portekizce ve Romence gibi Latince kökenli diller de kuzen dillerdir.



Norveç ve Danimarka dilleri birbirine Türkiye Türkçesi ile Azerbaycan Türkçesi kadar yakındır.

Farsça, Tacikçe, Kürtçe, Ermenice ve de Hintçe, Almancanın amcasının torunu kadar kökteştir.

Çok garip ama antik çağların dili Sanskritçe ile çağdaş Rusça arasında denkliği kesin biçimde saptanan yüzlerce söz var.



Slav dillerinden birini iyi bilen biri, biraz da hayal gücü varsa Ukrayna, Rusya, Belarus, Bulgaristan, Çekya, Slovakya, Polonya ve eski Yugoslav cumhuriyetlerinde hayata kolayca uyum sağlayabilir.



Bir Türkmen'e göre Azerbaycan Türkçesi öğrenmek hiç zor gelmez ama örneğin bir Amerikalı ya da Nijeryalı saçını başını yolabilir.

Portekizce öğrenmek bir İspanyol için çocuk oyuncağıdır ama bir Koreli ya da Arap bir süre sonra kafasını duvara vurmaya başlayabilir.



Hint Avrupa ailesinden diller konuşan kişiler için Japonca, Korece, Türkçe, Macarca, Fince ve Estonca gibi dilleri öğrenmek özellikle zordur.

Bu dillerdeki tümce dizilişi tümüyle tersine dönmüş gibi bir izlenim verir.

Örneğin, zeki bir çocuk Türkçede

"oyuncağımın nerede olmadığını bilmediğimi söyleyemem" diyebilir.



İngilizcesi şöyle olurdu:

"I can't say that I don't know where my toy isn't."

Sözcüklerin yerini korumak koşuluyla İngilizcesinin Türkçeleştirilmiş dizilişi şöyle olurdu: "Söyleyemem ki, bilmediğimi nerede benim oyuncağım olmadığını."



Dillerin yapısı o kadar faklıdır ki, şu diller zordur şu diller kolaydır diye karşılaştırmak ve ölçmek olanaklı değildir.

Her dilin kendince özgün sesleri, yapısal özellikleri, dil bilgisi kuralları ve söz dağarcığı vardır.



Her topluluğun dili, kendi tipik yapısı içinde özgün bir zorluk düzeyine sahiptir.

Buna göre, dünyanın en zor dili diye bir şey yoktur, çünkü zorluk düzeyi dilden dile değil, kişiden kişiye değişir diyebiliriz.



Bununla birlikte, her kim ki, dil öğrenmeye yatkınlığı vardır ya da bir dile çok özel sempatisi gelişmiştir, hiçbir zorluk düzeyi o kişiyi o dili öğrenmekten alıkoyamaz.

Nedenleri ne olursa olsun, yeni bir dil öğrenmek har zaman heyecan verici olabilir.

Motivasyonu yüksek olan kişi, örneğin aşk motivasyonuyla gaza gelen kişi, hem Kantonca Çincesini hem de on binlerce yazı karakteri bulunan alfabesini bile öğrenebilir.

Örneği görülmüştür.



Özel ders almadan, kursa gitmeden yalnızca aynı 20 Fince kitabı okuyarak ve aynı 20 Fince filmi defalarca izleyerek Fince öğrenen birini tanıdım.

Turist rehberliği yapacak düzeyde öğrendi bu dili.



Dil öğrenmenin önündeki en güçlü bariyerlerden birisi küçük düşme, madara olma korkusudur.

Yarım yüz yıldır Almanya'da yaşayan ama gene de işini çevirmenle görebilen hala yüzbinlerce Türk'ün olmasının nedeni, Almancanın zor olması değildir.

O insanların Almanca öğrenmeye yeterince motive edilememiş olmasıdır.



Şimdi soralım: Dünyanın en zor dili hangisidir?

Gerçek şu ki, asıl mesele dilin zorluğu değil, öğrenmek isteyen kişinin o dile olan ilgisinin ne kadar güçlü olduğudur.

Her dilin kendi koşullarında benzersiz zorlukları ve kolaylıkları vardır.

Dünyanın en zor dili, öğrenmeye çalışırken keyif almadığınız, mutluluk duyumsamadığınız dildir.






Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Anneler Günü İçin 3 Derleme

Kağıt Bardak ve Makam

Yaşam Trenimiz

Bilge ve Cahil

Sultan Abdülaziz’in Dişi Ağrımamış Olsa idi. Gezi Parkı Davası Olmayacaktı. Niye Aron Angel İlgisi Var ve Belediye Seçimi

Afrika Niye Önemli

Unutulmaz Film Sahneleri ve Müzikleri _ 2

Hayattan, Edebiyattan, Tarihten ve Filozoflar gibi Ünlü Kişilerin Sözler ve Videolar Serisi _ 040

Bazen Önüne Gelecek Çok Büyük Fırsatı, Aslında Fırsat Olmadığını Görebilen Kişi Olmak. Sizi Sony Yapabilir

Film Önerim _ Bitmeyen Sınav (12th Fail) _ Biyografi _ Hindistan _ 2023 _ İmdb 9,1