Kayıtlar

Ağustos 20, 2023 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

İş Bulamadı. Ama Holding Sahibi Oldu

Resim
Ortaokuldayken rüyalarımda mimar olmak vardı.  Muhteşem, sıra dışı bir mimar olan Amerikan mimar Frank Lloyd Wright’ın hayatını anlatan bir kitap okudum;  The Fountainhead (Hayatın Kaynağı – Ayn Rand). Rüyalarıma girdi o kitap ve Wright gibi meşhur mimar olacağım dedim.  Fakat sonra 1942’de Varlık Vergisi geldi ve mahvolduk.  Evin eşyası satıldı.  Babam Aşkale’ye gitti, döndüğünde kırık bir adam geldi:  41 yaşında, beyaz saçlı, mahvolmuş bir adam. Bir daha kendine gelemedi.  İki üç sene Ankara’dan büyükbabamdan gelen paralarla yaşadık, berbat yıllardı bunlar. Tabii mimarlık hayalleri filan bir kenara atıldı Karaköy’de bir şirkette git-gel işlerine başladım; Çay götür, börek al, telgrafhaneden telgrafları getir… Sonra, bir kanun geçti ve gayrimüslimler de subay olabilir dediler.  Hemen askere gittim, yedek subay oldum.  Orada benim İngilizce bildiğimi zannettiler, halbuki ben Fransızca biliyordum.  Beni Amerikalı bir binbaşının yanına ver...

Türk Sinemasının İlkleri

Resim
1. Film gösteriminin yapıldığı ilk yer Yıldız Sarayı’dır (1896) Padişah ve ailesi için özel bir gösterim yapılmıştır. 2. Sürekli film gösterilen ilk salon Beyoğlu’ndaki Cinema Pathe’dir (Osmanlı tebaasından bir Alman Yahudisi olan Sigmund Weinberg tarafından 1908’de açılmıştır) 3. İlk Türk filmi olarak kabul edilen film, Fuat Uzkınay’ın 1914’te çektiği Ayastefanos’taki Rus Abidesinin Yıkılışı isimli filmdir Film maalesef günümüze ulaşamamıştır.  İlk film olma meselesi de biraz tartışmalıdır.  Zira, Osmanlı tebaasından ilk filmi Manaki kardeşler 1905 yılında çekmiştir.  Ama Türk olmadıkları için; İlk film konusunda daha yaygın kabul Fuat Uzkınay’ın filmi olduğu yönündedir. 4. Yurt dışında çekilen ilk Türk filmi ise Koruyan Ölü ‘dür(1917) Filmde büyük kente gelen iki kız kardeş ve onların peşlerine düşen şeytan ruhlu bir adamın öyküsü işlenmiştir. 5. Yurt dışına satılan ilk Türk filmi, iki erkeğin bir dilber için yarıştığı Binnaz (1919) isimli filmdir Binnaz (1919 Ayrıca fi...

Ben de Çöken Eğitim Sistemini Anlattım

Resim
Hababam Sınıfı'nı yazdıktan sonra Rifat Ilgaz'a sormuşlar: "Nasıl bu kadar çok güldürebildiniz? Rıfat Ilgaz ise şu mükemmel cevabı vermiş: Eskiden idamlar sabaha karşı yapılırmış. Belli bir süre sonra idam yaklaştığında tüm dükkanlar açılmaya Esnaf satış yapmak için bağırıp çağırmaya başlamış. Bunun üzerine aileler de o saatlerde sokağa çıkmaya başlamış İdam vakitleri panayır havasına bürünmüş. Sonuçta da ölen bir adama bakarak Gülen bir halk görüntüsü oluşmuş. Ben de Çöken Eğitim Sistemini Anlattım. Hepimiz Ölen Bu Sisteme Bakarak Güldük.