Bu Tabloya İyi Bakınız _ Bir Kızın Babası Ölmesin diye Yaptığı Fedakarlığın Hikayesi
Barok tarzının önde gelen isimlerden Peter Paul Rubens'in 1635'te yaptığı tablodur.
Rusya'nın St. Petersburg kentinin dünyaca ünlü Hermitage müzesininde sergilenmektedir.
Tabloda elleri bağlanmış yaşlı bir mahkum ve onu emziren genç bir kadın resmedilmiştir.
Cimon (yaşlı adam) dönemin iktidarı tarafından bir şeyleri itiraf ettirmek üzere açlığa mahkum edilmiştir.
Yeni doğum yapan kızı Pero büyük zorluklarla gardiyanlara rüşvet vererek babasının ziyaretine gider ve babasını ölümden kurtarmak için gizlice kendi sütüyle emzirir.
Aradan
bir hayli zaman geçer.
Cezayı
uygulayanlar ve gardiyanlar şaşkındır.
Bu
adam bugüne kadar yaşaması mümkün değilken nasıl yaşadı diye?
Gardiyanları sorguya alırlar.
Gardiyanlar da "efendim biz kadınını mahrem yerlerine kadar aradık, yiyecek sokmadı" derler.
Ve
bunun üzerine kadını sorguya alırlar derler ki
“Biz babanı affedeceğiz, fakat sen babanı bu sıkı denetim altında nasıl besledin de ölmedi." derler.
Babam benim babam;
Ben babamın kızıyım;
Babam benim oğlum.
Babasının
hayatından korktuğu için
Kendi
de emzirdiğini "haya" ettiği için yukardaki bu üçlü
mısrayı söyler.
Yetkililer
genç kadının bu üstün cesaret ve
Fedakarlığının
karşısında dize gelir
Cimon'u affederek, serbest bırakırlar.
Aslında insanlığa
mal olmuş bir kıssa
Not:
Ressama
övgü dolu sözleri de biz söyleyelim.
Bu muhteşem tabloda genç kadının emzirirken yüzünde (kapıya baktığı aşikar) bulunan endişe muhteşem resmedilmiş.
Aynı zamanda duruşu ve babasının omzunu kavrayış şekli güçlü duruşu ve cesaretini yansıtmış.
Babanın emerken yüzünde oluşan çaresizlik de aynı şekilde çok iyi yansıtılmış.
Babanın
ellerini koyuş şekli ve vücudunun duruşu ise kabullenişi gösteriyor.
Ressamı
saygıyla anıyoruz.
Yorumlar
Yorum Gönder