Charlie Chaplin ve Demokrasi Dersi

 

Charlie Chaplin 25 Aralık 1977 yılında aramızdan ayrıldı
Ölüm Yıldönümünü Anısını
Saygı ile Anmak İstedim

Büyük Diktatör Filmin Final Konuşmasındaki
“Özür dilerim ben imparator olmak istemiyorum...”

Hemi Türkçe alt yazılı videosu
Hem de yazılı olarak

Konuşmasını paylaşmak istiyorum
Anlayana çok büyük “Demokrasi Dersi” dersi içeriyor

Ayrıca 2 video ile ünlü film sahnelerinden kısa kesitler

Tarık Başçıl  _   25 Aralık 2024

Not: 
Kırmızı yazılı kelime gördüğünüzde tıklar iseniz
Sizi "Vikipedi" e yönlendirir
Onun hakkında daha fazla bilgiye ulaşmış olursunuz

★★★★★★★★★★★★★★★★


Konuşursam 
Beni Sadece İngilizce Bilenler Anlayacak
Sessiz Bir Filmi Herkes Anlayabilir
Dünya Amerika'dan İbaret Değil
Charlie Chaplin

Yazıma önce Chaplin'in genel de bilinmeyen hayattı hakkında bir özetleme ile başlayacağım

İngiliz Gizli Servisi (MI5)'nin bugüne dek gizli tutulan arşivinin bir kısmı açılınca (Şubat 2012)
Ortaya Chaplin hakkında ilginç belgeler çıktı

Bu belgelerden anlaşıldığına göre
Charlie Chaplin'in
doğum yeri belli değildi

Hakkında ne bir doğum belgesi vardı
Ne bir vaftiz belgesi
Ne de başka bir resmi evrak

Resmi biyografileri
Chaplin'in
16 Nisan 1889 tarihinde Londra'nın Whitechapel veya Walworth semtlerinde dünyaya geldiği konusunda birleşiyorlar.

Oysa İngiliz Gizli Servisi'ne göre Chaplin ya "Bu Ülkede" doğmamıştı
Ya da doğumunda bir başka ismi vardı.

Chaplin her ne kadar İngiltere kökenli idiyse de
Kariyerini Hollywood'un sessiz film stüdyolarında yapmıştı


Son derece popülerdi, çok seviliyordu
Ancak yaptığı filmleri beğenmeyenlerin sayısı da az değildi

Örneğin 1940 yılında "Büyük Diktatör" isimli Hitler yergisinin gösterime girmesi
ABD makamlarınca uzun süre yasaklanmaya çalışılmıştı


Çünkü o dönemde ABD egemenleri arasında 
Nazi Almanya'sını Komünizme karşı güçlü bir kale görme eğilimi vardı
Bu düşüncenin tahrip edilmesini istemiyorlardı.

★★★★★★★★★★★★★★★★

Beğenilen Filmlerinden 
Kısa Anlar Videosu

1947 yılında Chaplin
Amerika Karşıtı Faaliyetler Komitesinin karşısına çıkartılınca işler karışmaya başladı.


Başka pek çok solcu ve liberal entelektüel gibi Chaplin de
Komünist Avcısı Senatör Joseph McCarthy'nin (1908-1957) ağına yakalanmıştı.

Görünüşe göre McCharty, Chaplin'in mizahından hiçbir şey anlamıyordu
Onu Hollywood'un salon Bolşeviklerinden biri" ilan etmişti.

★★★★★★★★★★★★★★★★

Ancak Chaplin'in en dikkate değer düşmanı
Tüm gücünü Chaplin'i suçlamaya yarayabilecek malzeme temin etmeye harcayan dönemin



FBI başkanı J. Edgar Hoover (1895-1972) idi.
Hoover, yeterli kadar delil toplandığı anda
İngiliz vatandaşı olan Chaplin'i sınır dışı etmeye hazırlanıyordu.


Yeni ortaya çıkan gizli servis belgeleri de bu bağlamda hazırlanmıştı

★★★★★★★★★★★★★★★★

FBI'ın doğrudan görevlendirmesiyle 
MI5 sadece Chaplin'in gerçek doğum yerini açığa çıkarmaya çalışmakla kalmamış, onun komünist çevrelerle olan ilişkisini ispat edebilmek için de epeyce mesai harcamıştı.


MI5 ajanları
Amerikalılar tarafından verilen Chaplin'in aslında Fransa'da İsrail Thornstein ismiyle dünyaya geldiği bilgisini de araştırmışlardı.

Başka bir iddiaya göre
Chaplin Rusya'daki pogromlardan kaçarak İngiltere'ye yerleşen Yahudi bir ailenin çocuğuydu


Nazilerin de Chaplin'i Yahudi olarak tanımlamaları bu noktada dikkat çekicidir.
Ancak somut olarak Chaplin'in 1920 yılında aldığı bir pasaporttan başka bir belgeye de ulaşılamamıştı

MI5'in bir yöneticisi bu konu hakkında düştüğü notta "Chaplin'in doğumuna dair herhangi bir kaydın bulunmaması ilginç, fakat bunun bizim güvenliğimiz açısından o kadar da hayati bir mesele olduğunu sanmıyorum" diyordu.

Hoover ise İngiliz meslektaşlarının ulaştığı bu sonuçtan hiç memnun değildi
Çünkü Chaplin'i sınır dışı edebilmek için ihtiyaç duyulan delilleri elde edebileceğini umuyordu.

Fakat delile kimin ihtiyacı vardı ki?
1952 sonbaharında Chaplin'in İngiltere'ye gitmesi üzerine

Hoover derhal Amerikan aleyhtarı faaliyetler iddiasıyla ona karşı bir dava açarak
ABD'ye giriş yasağı konulmasını sağladı
Fakat FBI bunu yapmakla amacına hiç de ulaşamadı

★★★★★★★★★★★★★★★★

Kısa Filme Başlama Videosu


Chaplin her ne kadar Avrupa'ya yerleştiyse de
ABD'nin en sevilen sanatçılarından biri olarak kalmaya devam etti.

1957 yılında "New York'ta Bir Kral" ismi filmiyle
McCharty dönemini teşhir eden belki de en politik filmini çekti.


Chaplin nerede doğmuş olursa olsun
Kökeni ne olursa olsun

Ezilenlerden yana aldığı tavizsiz tavrıyla
Milyonların gönlünde taht kurmaya devam ediyor.

★★★★★★★★★★★★★★★★



Chaplin
Ancak 1972 yılında Oskar Özel Ödülü'nü almak için yıllar sonra ABD'ye geri döndü.

★★★★★★★★★★★★★★★★


Takip eden yılda City Lights adlı filme bir kez daha Oscar ödülünü kazanmıştır.

★★★★★★★★★★★★★★★★


1975 yılında 86 yaşında iken İngiltere Kraliçesi II. Elizabeth tarafından şövalye unvanına layık görülmüştür.

★★★★★★★★★★★★★★★★
Diktatör
Charlie Chaplin'in yönettiği ve başrolü Paulette Goddard ile paylaştığı

1940 yılında ABD yapımı politik komedi filmidir.
Aynı zamanda Chaplin'in ilk sesli filmidir.

Filmde Nazizm ve Chaplin tarafından canlandırılan Adolf Hitler oldukça sert bir şekilde eleştirilmektedir.

Hitler ve emrindeki Nazilerin işgal ettikleri bölgelerde yaptıklarının henüz tam olarak açığa çıkmadığı bir dönemde


Chaplin yaptığı film ile Hitler'in Yahudi mallarını kamulaştırması, antisemitizm, faşizm konularını
Nazileri yerden yere vurarak işlemiş
Hatta filmde Nazileri beyinleri ve kalpleri makineden yapılma insanlar olarak tanımlamıştır.

Büyük Diktatör
1997 yılında Amerika Birleşik Devletleri Kongre Kütüphanesi tarafından
Kültürel, tarihi ve estetik olarak önemli filmler arasına seçilerek
ABD Ulusal Film Arşivi'nde muhafaza edilmesine karar verilmiştir.

★★★★★★★★★★★★★★★★

Büyük Diktatör Filmi Final Konuşması
Özür dilerim ben imparator olmak istemiyorum..
Videosu
Özür dilerim ben imparator olmak istemiyorum
Bu beni ilgilendirmiyor
Hükmetmek veya işgal etmek istemiyorum

Herkese yardım etmek istiyorum

Yahudi, Katolik, Siyah, Beyaz.

Hepimiz birbirimize yardım etmek istiyoruz
Diğerinin mutluluğu hepimizi mutlu ediyor


Hiç kimseden nefret etmiyoruz
Hiç kimseyi aşağılamıyoruz

Bu dünyada herkese yer var
Dünyada herkesi doyuracak kadar zenginlik var


Hayat hür ve güzel olmalı
Biz doğru yoldan çıktık

İktidar hırsı insan ruhunu zehirledi
Nefret duvarları ördü


Bizi mutsuzluğa ve insan kıyımına mahkûm etti
Hızı keşfettik ama yerimizde sayıyoruz

Makineleşme bolluk yerine yokluk getirdi
Bilgimiz bizi saygısız ve yobaz yaptı
Çok düşünüp az hissediyoruz.

Makineden çok insanlığa ihtiyacımız var
Beceriden çok iyiliğe ihtiyaç duyuyoruz

Aksi takdirde şiddet galip gelecek ve hayat yok olacak
Uçak ve radyo bizi birbirimize yaklaştırdı


Bu icatların temelinde 
İyilik kardeşlik ve beraberlik var
Şu anda sesimi milyonlarca insan duyuyor
Umutsuz kadın, erkek ve çocuklar...

Masum insanlara işkence yapan, hapse atan bir sistemin kurbanları onlar.
Beni duyanlara sesleniyorum.
Umutsuzluğa kapılmayın!


Mutsuzluğumuzun sebebi 
Hırslı kişilerin insanlığın ilerlemesinden korkmasıdır
Nefret geçer, diktatörler ölür
Halktan aldıkları iktidar halka geri döner...

İnsanlar ölür
Hürriyet ölmez!


Askerler!
Zorbalara itaat etmeyin. Onlar sizi eziyor...

Düşünce ve hareketlerinizi planlıyor
Sizin koyun yerine koyuyorlar!
İnsanlıktan çıkmış beyni ve kalbi makineleşmiş kişilere teslim olmayın...


Siz ne makine ne koyunsunuz!
Sizler insansınız!

Kalbinizde insanlara aşk besliyorsunuz
Sizde nefret yok

Sevilmeyen insan kin besler

Askerler, esirlik için değil, hürriyet için savaşın

Aziz Luke’un dediği gibi cennetin kapıları insana açıktır
Bir kişiye, bir gruba değil herkese açıktır.

Güç sizin halkın elindedir... 
Makine ve mutluluk yaratma gücü... 
Bu güçle yaşamı hür ve güzel yapın! 

Harika bir maceraya dönüştürün! 
Demokrasinin verdiği bu gücü kullanalım. 

Birlik olup harika bir dünya yaratalım. 
Herkese iş sağlayan, gençlere umut, yaşlılara garanti veren bir dünya.

Yobazlar bunları vaat ederek iktidarı aldılar
Yalan söylediler

Zaten asla sözlerini tutamazlar
Diktatörler, kendi hırsları için halkı köleleştirir...

Biz bu vaatleri yerine getirmek için savaşalım
Dünyayı kurtaralım


Milli engelleri yok edelim
Hırs, kin ve yobazlığı yürürlükten kaldıralım
Aklın idare ettiği bir dünya için savaşalım

Bilim ve İlerleme
Herkese Mutluluk Getirsin
Askerler
Demokrasi Uğruna 
Birlik Olalım

★★★★★★★★★★★★★★★★
Kronolojisi;
1889 -- Charles Chaplin 16 Nisan’da doğdu.

1895 -- çeşitli okullara girip çıktı
Hiçbirinde uzun süre kalmadı.
Annesinin yoksulluğu ve akıl hastalığı yüzünden gençliği fakirhanelerde geçti.
1900’a dek okula düzensiz aralıklarla gitti.


1898 -- Manchester’da eight lancashire lads kumpanyasında çalışmaya başladı.

1903 -- Temmuz’da jim, a romance of cockayne’de sam rolünü oynadı.
Ayın sonunda Sherlock Holmes’ta kendi yarattığı Billy rolünü oynamaya başladı.
Bu yılın sonunda ve ertesi yıl Sherlock Holmes kumpanyasıyla İngiltere’yi turladı.
Sonraki üç yıl boyunca Sherlock Holmes kumpanyasıyla dört turneye çıktı.


1906 -- Mart’ta Wal Pink’in Repairs kumpanyasına katıldı
Mayıs’a dek onlarla turnelere çıktı. Ardından Casey’s Court Circus kumpanyasına katıldı
Ertesi temmuz ayına dek onlarla birlikte turnelerde gezdi.

1908 -- Şubat’ta Fred Karno’yla ilk sözleşmesini imzaladı.
Sonbaharda Paris’e gidip Karno’nun Mumming Birds’ünde boy gösterdi.


1909 -- The football match ile mumming birds’te oynadı.

1910 -- Eylül’de fred karno’yla ikinci sözleşmesini yaptı.
Ardından 1912 yılına kadar sürecek bir Amerika turnesi için “Karno Amerikan Kumpanyası” ile yola çıktı.

★★★★★★★★★★★★★★★★

1912 -- Haziran ayında İngiltere’ye geri döndü.
Ertesi iki ay boyunca Karno kumpanyasıyla Fransa turnesine çıktı
Ekim’de ikinci bir Amerika turnesi için İngiltere’den ayrıldı.

1913 -- 25 Eylül’de Keystone film Şirketi’yle
Haftalığı 150 dolara bir yıllık anlaşma imzaladı.
Kasım sonunda Karno’dan ayrıldı.


1914 -- Keystone Stüdyoları’nda çalışmaya başladı.
Keystone’da çektiği ilk film olan making A Living 2 Şubat’ta gösterime girdi.


Bu yıl bunu onlarca film takip etti.
Bunlardan biri de başrolde Marie Dressler’in oynadığı 
İlk uzun metrajlı filmi Tillie’s Punctured Romance’tı.


Kasım’da haftalığı 1.250 dolara Essanay’la anlaşma imzaladı.
Yıl sona ermeden Essanay’in Chicago’daki merkezine ulaştı.

1915 -- Şubat’ta Niles, California’da yer alan Essanay Stüdyosu’nda çalışmak üzere Chicago’dan ayrıldı.

Bu yıl The Tramp





 Ve Charlie Chaplin’s A Burlesque on Carmen gibi filmler gösterime girdi.
1916 -- haftalığı 10 bin dolara Mutual Film Corporation’la sözleşme imzaladı
150 bin dolarlık bir ikramiye aldı.
15 Mayıs’ta Mutual’la yaptığı ilk film olan The Floorwalker gösterime girdi.


1917 -- Easy Street ve The İmmigrant gibi filmleri gösterime girdi.
Haziran’da Chaplin First National’la sözleşme imzaladı.

1918 -- First National’la ilk filmi olan A Dog’s Life 14 Nisan’da gösterime girdi.

Aynı ay, özgürlük bonosu (The Bond) turu kapsamında Amerika Birleşik Devletleri’ni dolaştı.
Shoulder Arms 20 Ekim’de gösterime girdi.


Üç gün sonra Mildred Harris’le evlendi.



1919 -- Douglas Fairbanks, Mary Pickford ve d.w. Griffith’le birlikte United Artists’i kurmayı planlamaya başladı.
Bütün mesaisini, çalışmalarına ertesi yıl boyunca devam ettiği The Kid’e ayırıyordu.

1920 -- Kasım’da Chaplin ve Mildred Harris boşandılar.

★★★★★★★★★★★★★★★★

1921 -- Şubat’ta The Kid gösterime girdi ve genel beğeni topladı.


Chaplin, ağustos ayı sonunda Avrupa’ya gitmek üzere California’dan ayrıldı ve yolda New York’a uğradı.

9 Eylül’de Londra’ya ulaştı.
Aynı ay içerisinde Paris ve Berlin’e gidip, Ekim’de Amerika’ya geri döndü.

1922 -- Kasım’da A Woman of Paris’i çekmeye başladı.

1923 -- Hollywood ve New York’ta, A Woman of Paris filminin ilk gösterimi yapıldı.

1924 -- Şubat’ta The Gold Rush’ın çekimlerine başladı.


Kasım’da Chaplin ve Lita Grey evlendiler.



1925 -- 5 Mayıs’ta Charles Spencer Chaplin, jr. Dünyaya geldi.



Ağustos’un üçüncü haftasında The Gold Rush’ın ilk gösterimi yapıldı.

1926 -- Ocak’ta The Circus’u çekmeye başladı.
30 Mart’ta ikinci oğlu Sydney Earle Chaplin dünyaya geldi.


Lita Grey yıl sona ermeden çocuklarını da alarak Chaplin’i terk etti.

1927 -- Lita Grey’le evliliği sona erdi.
The Circus’le ilgili çalışmaları devam etti.


1928 -- New York’ta Strand Theater’da, The Circus filminin ilk gösterimi yapıldı.
Aralık’ta City Lights’ı çekmeye başladı.

★★★★★★★★★★★★★★★★

1931 -- Şubat’ın ilk haftasında City Lights filmi New York’ta gösterime girdi.
Ertesi hafta gemiyle Avrupa ve İngiltere’ye doğru yola çıktı.

1932 -- denizaşırı yolculuğunu Uzakdoğu’yu kapsayacak şekilde genişleyerek, Singapur ve Japonya’yı ziyaret etti.
Haziran’da Hollywood’a döndü ve kısa bir süre sonra Paulette Goddard’la tanıştı.

1933 -- Modern Times üzerine çalışmaya başladı.
Çalışmalar 1935’e kadar devam etti.

1936 -- Modern Times, Şubat’ın ilk haftası New York’ta gösterime girdi.
Chaplin ve Goddard tatile çıktılar.
Honolulu’ya gitmeden önce san Francisco’ya uğradılar.

Honolulu’dan sonra Japonya’ya, Hong Kong, Çin ve Hindu Çin’e gittiler.
Bu yolculuk esnasında gizlice evlendiler.
Haziran’ın ilk haftasında California’ya geri döndüler.


1938 -- The Great Dictator’ın çekimlerine Ekim’de başlandı
Çekimler ertesi yıl boyunca devam etti.

1940 -- Ekim’de New York ve ertesi ay Hollywood’da The Great Dictator filminin ilk gösterimi yapıldı.

★★★★★★★★★★★★★★★★

1942 -- The Gold Rush filmi Chaplin’in dış ses anlatısıyla tekrar gösterime sokuldu.
Chaplin ve Goddard boşandılar. 
Chaplin Ekim’de Oona O'neill ile tanıştı.


1943 -- Joan Barry, Chaplin’e babalık davası açtı.



Chaplin, Oona O'neill ile evlendi.

1944 -- yapılan kan testi Chaplin’in temiz çıkmasına rağmen, babalık davasında yargılandı.
Oona’yla Chaplin’in dünyaya getireceği sekiz çocuktan ilki olan Geraldine Chaplin, 1 Nisan’da dünyaya geldi.


1945 -- ilk babalık yargılamasının usulsüz olduğuna karar verildi.
Berry, ikinci davayı kazandı ve Chaplin’in temyiz isteği reddedildi.

1946 -- Monsieur Verdoux’yu çekmeye başladı.


1947 -- Monsieur Verdoux’nun ilk gösterimi yapıldı ve karışık tepkiler aldı.
12 Nisan’da düşmanca bir basın toplantısına maruz kaldı
Kendisine yurtseverliği ve sözde Amerikan karşıtı görüşleriyle ilgili sorular soruldu.

1948 -- Nihayetinde Limelight’a dönüşecek olan hikayeyi geliştirmek için Footlights adlı bir roman yazmaya başladı.

★★★★★★★★★★★★★★★★

1951 -- Limelight’ı çekmeye başladı.


1952 -- Ailesiyle birlikte Avrupa’ya gitmek için gemiyle yola çıktı.
Deniz üzerindeyken Amerika’ya tekrar girmesi yasaklandı.
Ekim’de Limelight filminin ilk gösterimi yapıldı.

1953 -- İsviçre, Vevey’de bir villaya taşındı.


1956 -- Londra’da A King in New York’u çekmeye başladı.


1957 -- A King in New York filminin ilk gösterimi yapıldı.

★★★★★★★★★★★★★★★★

1964 -- Otobiyografimi (My Autobiography) yayımladı.


1966 -- A Countess From Hong Kong’un çekimlerine başladı.


1967 -- Ocak’ın ilk haftasında A Countess From Hong Kong filminin ilk gösterimi yapıldı.

★★★★★★★★★★★★★★★★

1975 -- Kraliçe II. Elizabeth tarafından şövalye ilan edildi.


1977 -- 25 Aralık’ta Vevey’de öldü.



★★★★★★★★★★★★★★★★

Charlie'den kızı Geraldine

Sevgili kızım!

Şimdi gece.
Noel gecesi.
Benim küçük kalemdeki silahsız muhafızların hepsi derin uykuda.
Kardeşlerin uyuyor.
Annen de uykuya daldı.
Ne var ki sen çok uzaklardasın
Eğer şu anda, şu dakikada, fotoğrafına bakmıyorsan kör olayım.

Fotoğrafın burada, masamın üzerinde, kalbime en yakın yerde duruyor.
Oysa sen neredesin?
Uzakta, masalsı Paris’te...
Champs Elysées’deki Tiyatroda.
Görkemli bir sahnede dans ediyorsun.


Bunu çok iyi bildiğim halde
Ben gene de bu sakin gecenin sessizliğinde
Senin ayak seslerini net biçimde duyuyorum.

Gözlerin gözlerimin önüne geliyor
Gözlerin kış gecesine özgü gökyüzündeki yıldızlar gibi parıldıyor.

Bu güzel oyunda
Şahın tutsak aldığı güzeller güzeli bir İranlı kızı oynadığını biliyorum.
Güzeller güzeli ol sen de ve dans et.
Yıldız ol ve parıltılar saç.

Ama seyircileri büyülemiş olmaktan,
Onları kendine hayran etmekten sarhoş olduğunda
Sana sunulan çiçeklerin kokusu başını döndürdüğünde
Tek başına bir köşeye çekil
Benim mektubumu oku, babanın sesine kulak ver.

Ben senin babanım Geraldine!
Ben Charlie’yim, Charlie Chaplin!
Başucunda kaç gece sabahladığımı bir bilsen?
Küçük küçük masallar anlatıyordum sana!
Bazen uyuyan Güzel’i anlatırdım
Bazen kötü kalpli ejderhaları…

Uyku gelip ihtiyar gözlerimi yokladığında
Uykuyla dalga geçiyor ve şöyle diyordum:

“Defol! ben kızımın hayallerini düşlüyorum!”

Ben senin hayallerini görebiliyordum Geraldine!


Senin geleceğini görebiliyordum
Bugününü!
Sahnede dans eden kızı görebiliyordum
Kanatlarını açmış, havada uçan periyi...

İnsanların sözlerini de duyabiliyordum:
“Şu kızı görüyor musunuz?
Yaşlı bir palyaçonun kızı bu...
Babasının adı Charlie idi hani
Hatırlıyor musunuz?”

Evet, ben Charlie’yim!
Yaşlı palyaço Charlie…
Şimdi senin sıran...

Dans et!
Ben, yamalı, boru paça
Çuval gibi pantolonla dans ediyordum.

Senin bedenini ise prenseslerin ipek elbiseleri sarıyor.
Bu dans ve alkış sesleri senin ayaklarını yerden kesecektir.
Kanatlan, uç ötelere!

Ama arada bir ayakların yere de bassın! halkın nasıl yaşadığın bilmelisin.
Sokak dansçılarının hayatını da gör.
Açlıktan bitkin düşmüş, yoksulluktan ve soğuktan titreye titreye dans edenleri de...


Ben de onlarla aynı kaderi paylaşmıştım Geraldine!
O büyülü gecelerde, sen benim masallarımla uyurdun ama ben uyumazdım.

Senin güzel yüzünü seyreder, kalbinin atışlarını dinlerdim ve kendime şu soruyu sorardım: 
“Charlie, acaba bir gün olur, bu minik kuş seni anlayabilir mi?”

Sen beni tanımıyorsun Geraldine!
Şimdi artık çok uzaklarda kalmış olan o gecelerde
Ne çok masal anlatmıştım sana.

Ama kendi masalımdan hiç söz etmedim.
Oysa biliyor musun Geraldine
Benim masalım da çok ilginçtir.


Yoksul bir palyaçonun masalıdır bu.
Londra’nın kenar mahallelerinde şarkı söyleyip dans eden
Sonra da bahşiş toplayan bir palyaçonun masalı...
İşte, benim masalım da bu!

Ben açlığın ne demek olduğunu biliyorum
Evsizliğin ne anlama geldiğini...
Bu da bir şey mi ki?


Ben, gururdan bir okyanus gibi kabarmış şu göğsümde
Acıma duygusuyla önüme atılan kuruşların sızısını hissettim
Küçümsenen sefil birinin sancılarını çektim ben.

Bütün bunlara karşın, işte gene de hayattayım.
Hayatta olanlar hakkında hep daha az konuşulur.
Sen benim soyadımı taşıyorsun, Chaplin ismini…


Bu ad, neredeyse yarım yüzyıl boyunca bütün dünyayı güldürdü.
Benim ağlamalarımın yanında bu gülmeler nedir ki?
Senin yaşadığın dünya, sadece dans ve müzikten ibaret...

Geraldine! gece yarısı o görkemli salondan çıkınca
Varsın hayranlarını unut ama bindiğin taksinin şoförüne karısının hatırını sormayı unutma.


Kim bilir, belki karısı hamiledir.
Belki yakında doğacak olan ilk göz ağrısı
Yavrusu için bez almaya bile parası yoktur.

Eğer durum böyleyse, kalk cebine para koy...
Procredit Bank’a talimat verdim, giderlerini karşılayacaklar.
Başkalarına yapacağın ödemeleri kuruşu kuruşuna hesapla, öyle ver!


Arada sırada metroya in.
Otobüsle ya da yayan dolaş şehri.
İnsanlara bak, iyi gözlemle onları.
Dul ve yetimlerin yüzlerine iyi bak.

Hiç değilse günde bir kez kendine şunu söyle:
“Ben de bunlardan biriyim!”

Evet, sevgili kızım
Unutma bunu
Sen de onlardan birisin.

Sanat
Göğe uçması için insana kanatlar takıncaya kadar ayaklarına vurur adamın.
Zaman gelip de seyirci karşısında yükseldiğini hissetmeye başladığın anda
Sahneden in, dışarı çık.

Yoldan geçen ilk taksiyi çevir.
Paris’in dış mahallelerine git.
Ben bu mahalleleri çok iyi bilirim.
Orada dansçı kızlar göreceksin.


İçlerinde sana benzeyenler de vardır
Senden daha zarif, daha mağrur olanlar da…

Sen tiyatrondaki göz alıcı sahne ışıklarını orada bulamazsın!
Onların sahne ışıkları Ay’dır.
Bak onlara!
Daha dikkatlice bak!


Senden bile daha iyi dans etmiyorlar mı?
Haydi, itiraf et bunu.
Senden daha iyi dans eden
Senden daha iyi rol yapan biriyle karşılaşırsan

O vakit hep şu sözlerim aklına gelsin
Hiçbir zaman Charlie’nin ailesinden
Bir fayton sürücüsüne kötü söz söyleyecek ya da Seine nehri kıyısında oturmuş
Sadaka isteyen dilenciyle alay edecek kadar kendini bilmez biri çıkmamıştır.


Charlie bu dünyadan çekip gidecek Geraldine!
Sense hayata devam edeceksin.
Ben senin hiçbir zaman yoksulluğu tatmanı istemem.

Bu mektupla birlikte sana çek koçanı da yolluyorum.
Ne kadar istersen o kadar harca.
Ama şunu sakın unutma
İki frank harcadığında üçüncü frank sana ait değildir.


Her defasında aklında olsun bu.
Üçüncü frank bir başkasına ait
Tanımadığın birine
Bir Frankın hasretiyle yaşayan birine ait o para…

O kişiyi bulman zor olmayacaktır.
Attığın her adımda yoksul birini görebilirsin
Yeter ki sen görmeyi iste!


Ben bu şeytanın baştan çıkaran gücünü bildiğim için para hakkında konuşuyorum.
Uzun süre sirkte çalıştım ben.
İp üstündeki cambazları korkuyla izlerdim hep.

Ama şimdi sana şunu da söylemek isterim sevgili kızım.
Bir insanın ayağının kaymasıyla yere
Sert zemine kapaklanması
Cambazın o tekinsiz ipten düşmesinden daha kolaydır

İnan bana.
Sen bu akşam bir pırlantadaki ışıltının cazibesine kapılabilir
İster istemez yere kapaklanabilirsin.

Gün gelir yabancı bir prensin yüzü
Seni kendine tutsak edebilir.


İşte o andan itibaren sen artık deneyimsiz bir cambaz sayılırsın.
İp, deneyimsizlere ihanet etmiştir hep.
Sen sakın altın ve mücevher karşılığında kalbini satma.

Unutma
En büyük pırlanta güneştir
Ne mutlu ki güneş
Herkesi eşit biçimde aydınlatıyor.


Gün gelir de birini seversen
Seçtiğin kişiyi tüm kalbinle sev.
İşinin zor olduğunu biliyorum.
Şimdi bedenini tiril tiril ipek kumaşlar örtüyor.

Sanat için sahneye çıplak da çıkabilirsin…
Ama o sahneden saf
Tertemiz ve kusursuz olarak inmelisin.


Ben yaşlı biriyim
Sözlerim gülünç gelebilir.

Ama öyle sanıyorum ki çıplak vücudun
Senin çıplak ruhuna âşık olan kişiye ait olmalıdır.
Ne yapayım, benim bu konuya bakışım belki eski kafalılık…


Belki bu düşüncem on yıl öncesinde kaldı.
Korkma Geraldine, bu on yıl seni yaşlandırmaz.
Ben, senin şu çıplak adada
Boyun eğen en son kişi olmanı isterim.

Babalar ve çocukların arasında hep bir çekişme olduğunu biliyorum.
Bana savaş aç sevgili kızım
Düşüncelerime karşı savaş aç.


Ben itaatkâr çocukları sevmiyorum.
Bu mektubumun üzerine henüz gözyaşım düşmemişken
Bu Noel gecesinin mucizeler gecesi olduğuna inanmak istiyorum.

Bir mucize olmasını ve söylemek istediğimi
Her şeyi gerçekten doğru anlamanı istiyorum.


Charlie yaşlandı
Geraldine.
Charlie artık çok yaşlandı.

Sen, er ya da geç
Beyaz elbiseler yerine siyahlar giyip mezarıma geleceksin.
Şimdi seni üzmek istemiyorum ama arada bir aynaya bak.
Aynada beni göreceksin.


Damarlarında benim kanım dolaşıyor.
İstiyorum ki
Benim damarlarımdaki kan artık akmaz olduğunda
Baban Charlie’yi unutma!

Ben bir melek değildim
Ama her zaman insan olmak için çaba harcadım.
Sen de öyle yap…


Seni öpüyorum Geraldine.

Charlie


Link adresimi Tıklayabilirsiniz

Yorumlar

  1. Tarık Hocam
    Bu nasıl bir emek vermek
    Tüm filmlerin resimlerini eklemişsiniz
    Süpersiniz Emeklerinize Sağlık
    Çok Teşekkür Ederim. İyi Varsınız
    (Norveç Ferdi Büküm)

    YanıtlaSil
  2. Charlie Chaplin
    Hayat dar alanda trajedi, geniş alanda komedidir diyen düşünür.
    (Ordu Çelebi Çinpolat)

    YanıtlaSil
  3. Kırmızı ile yazdığınız kelimeleri
    Daha fazla açıklaması için “Wikipedia” a yönlendirmeniz
    Ne kadar güzel bir düşünce
    Sağ ol, Varol Tarık Hocam
    (İstanbul Ata Onat)

    YanıtlaSil
  4. 1972 yılında Oscar ödülünü alırken
    5 dakika ayakta alkışlanan aktör.
    (Bursa Taci Büyükbulut)

    YanıtlaSil
  5. Ne kadar heyecanlı ödülünü alırken
    Sanki onca muhteşem işleri o yapmamış gibi..
    (Edirne Selma Güldamla)

    YanıtlaSil
  6. Tarık Bey
    Sizi ne kadar takdir etsem azdır
    Sürekli bizleri bilgilendirmek için emek harcıyorsunuz
    Yaptıklarınız takdire şayan bir şey
    Teşekküllerimi kabul ediniz
    (Paris Pakize Karagöz)

    YanıtlaSil
  7. Bir komedyenin ana vasfının güldürmek olmadığını
    Döneminin diktatörlerine
    Rejimine verdiği tepkiler ile gösteren kişi.
    (Niğde Sabiha Göktepe)

    YanıtlaSil
  8. Evrensel bir nimet olan sessizlikten zevk alabilenler
    Dünyanın en mutlu kişileridir.
    (Kahraman Turgut Soluk)

    YanıtlaSil
  9. Bana komünist dediler
    Oysa sadece hümanistim
    (Van Yahya Zeyli)

    YanıtlaSil
  10. Monte Carlo' da düzenlenen
    Kendine benzeyenler yarışmasına
    Gizlice katılıp yarışma sonunda
    3. olan İngiliz sinemacı.
    (Tunceli Gülbahar Kavmaz)

    YanıtlaSil
  11. Makyajlı hali ne kadar karakteristikse
    Doğal hali de o kadar karakteristik olan insan.
    (Kütahya Fahire Sayiner)

    YanıtlaSil
  12. Sinemanın Atasıdır
    (Bilecik İlker Tokmak)

    YanıtlaSil
  13. İnsanları güldürmek sevapsa
    Cennete en önden girecek büyük üstadadır.
    (İstanbul Efe Sobay)

    YanıtlaSil
  14. Unutulmaması ve her zaman saygı ile anılması gereken büyük oyuncu ve yönetmen
    (Kilis Dilek Baysal)

    YanıtlaSil
  15. 30'un üstünde filmde beraber çalıştığı
    Edna Purviance e hayatı boyunca maaş ödemesiyle vefasını da göstermiş bir insandır.
    (Uşak Galip Karadaş)

    YanıtlaSil
  16. Efsanevi komedi oyuncusu
    Ben nasıl komedyen olduğunu anlamıyorum
    Hangi filmini izlersem izleyeyim ağlayasım geliyor
    Ya da direkt ağlıyorum.
    (Girne Gonca Saka)

    YanıtlaSil
  17. Asıl soyadı Thonstein'dır
    Dönemin Yahudi önyargılarından ötürü
    Diğer yüzlercesi gibi Thonstein da adını Hristiyan adıyla değiştirmiştir.
    (Tekirdağ Ediz Zeybek)

    YanıtlaSil
  18. Oskar ödülünü alırken dakikalarca alkışlanan usta
    Sahnedeki yüz ifadesi müthiştir
    Görünce gözlerim doldu resmen
    (Derince Eda Daver)

    YanıtlaSil
  19. Çoğunlukla komedi oynasa da
    Arada ciddi rollerde de gözüken süper oyuncu.
    (Konya Yusuf Sandal)

    YanıtlaSil
  20. Kendisine onur Oscar’ı verildiği gece
    Tekerlekli sandalyeyle geldiği salonda
    Şapkası ve bastonuyla şov yapmış
    Aktör, yönetmen, prodüktör, besteci
    Kısacası her şey
    (Kalkan Latif Çimen)

    YanıtlaSil
  21. Kim ne derse desin kendisi dünyanın ilk süper starıdır
    (Urla Hamit Yüzer)

    YanıtlaSil
  22. Sadece aklı başında olanlar
    Deli olduklarını kabul ederler
    (Bursa Taci Büyükbulut)

    YanıtlaSil
  23. İsviçre Vevey' de bir süre ikamet ettiği evi
    Film stüdyoları, kostümleri vb nin sergilendiği
    Chaplin's world bulunmaktadır
    En az 2 saat ayırmakta fayda var
    (Mersin İzzet Saltürk)

    YanıtlaSil
  24. Filmleri izlenmeye devam eden efsanevi yönetmen ve oyuncu
    (Hakkari İhsan Karademir)

    YanıtlaSil
  25. Eğer aşağı bakıyorsanız asla bir gökkuşağı bulamazsınız
    demiş güzel söz sahibi.
    (Polatlı Naci Akkoyun)

    YanıtlaSil
  26. Japon deniz subaylarının 15 Mayıs 1932 darbe girişiminde
    Suikast listesindeki isimlerden biriydi
    Başbakan evde öldürülürken
    Chaplin başbakanın oğluyla bir sumo etkinliğinde gittiği için hayatta kaldı
    (Bakü Taylan Karasu)

    YanıtlaSil
  27. Felsefem özgürlüğe inanmaktır
    Silahım gülmektir
    Lisanım ise kalbimin sesidir
    (Kocaeli Tamer Oral)

    YanıtlaSil
  28. Bir gün Chaplin ve Einstein bir filmin galasındayken (City lights)
    Einstein ona der ki:

    "Sanatınızda en çok takdir ettiğim şey evrensellik. Tek bir kelime bile söylemiyorsunuz fakat yine de bütün dünya sizi anlıyor."

    Chaplin cevap verir:
    "Bu doğru fakat sizin ihtişamınız daha yüce.
    Söylediğiniz tek bir kelimeyi bile anlamamalarına rağmen bütün dünya size hayranlık duyuyor."
    (Hollanda Bektaş Akın)

    YanıtlaSil
  29. Modern zamanlar filmini izlediğimde
    O zamanın teknolojisi ile nasıl çekilmiş bu ya tepkisini verdiğim güzel insan
    (Niğde Naim Çipe)

    YanıtlaSil
  30. Halkı güldürtmekten çok bilinçlendirmeyi amaçlayan biri.
    Sessiz sinemanın üstadı
    Ondan sonraki tüm sinema severlerin
    Sevip saydığı ve örnek aldığı büyük insan.
    (Kars Halil Gülsoy)

    YanıtlaSil
  31. Çok fazla düşünüyor ama çok az hissediyoruz.
    Makineleşmeye değil, insanlığa muhtacız aslında.
    Zekaya değil, iyilik ve anlayışa...
    Bu değerler olmadan hayat korkunç olur, her şeyimizi yitiririz.
    Ağzına sağlık dediğim büyük oyuncu
    (Ankara Ümit Karadeniz)

    YanıtlaSil
  32. Konuşmadan; güldüren, konuşan, anlatan, eleştiren adam.
    Mimikleri ile anlatamayacağı yoktur.
    (Muğla Korkut İlgün)

    YanıtlaSil
  33. Charlie Chaplin’in kalbe dokunan en önemli 3 sözünü paylaşmak istiyorum.
    1- bu dünyada hiçbir şey kalıcı değildir, endişelendiğimiz şeyler bile
    2-yağmurda yürümeyi severim çünkü gözyaşlarımı kimse göremez
    3-hayatta en boş geçirdiğimiz günümüz gülmediğimiz gündür.
    Gülümsemeye devam edin…
    (Kastamonu Seher Gülcan)

    YanıtlaSil
  34. Belki de 20.yüzyılın en büyük anarşisti.
    (Abd Belinay Küçük)

    YanıtlaSil
  35. 2000 kadınla yattığını iddia etmiş sanatçı.
    Partnerleri de onu " a Human Sex Machine"
    Duyunca şok olmuştum.

    Ben Charlie’yi çok saf olarak görürdüm
    Meğer ne yere bakan yürek yakanmış.
    (Mudanya Yalım İlik)

    YanıtlaSil
  36. Marlon Brando’nun tanıdığı en sadist adammış.
    (İstanbul Dilek Yumru)

    YanıtlaSil
  37. Set ortamında zalim, egoist ve zorba tavırları ile diğer oyuncuları zorluyordu.
    Marlon Brando ile A Countess From Hong Kong filmi setinde neredeyse birbirlerine gireceklerdi.

    Brando, Chaplin için;
    'korkunç derece zalim'
    'egoist bir zorba ve pinti'
    'muhtemelen hayatımda gördüğüm en sadist insan'
    Gibi cümleler kurdu.

    Gerekçesi ile insanları film setinde azarlaması
    Çok aşağılayıcı ifadeler ile rencide etmesiydi.

    Marlon Brando'ya bile oyunculuk mesleğinin yüz karası olduğunu söyleyebilecek kadar yükselebilen sinirli biriydi.

    Daha sonraları Chaplin de Brando'nun çalışması imkansız birisi olduğunu söyleyecekti
    O da ayrı.
    (Toronto Hasan Karaüzüm)

    YanıtlaSil
  38. Chaplin, sütten nefret ediyordu.
    Süt şişelerine dokunmak bile istemiyordu.
    (Adana Hakan Karatoprak)

    YanıtlaSil
  39. Filmleri izlenmeye devam eden efsanevi yönetmen ve oyuncu.
    (Antalya Zambak Ayvaz)

    YanıtlaSil
  40. Bence kendisi Jim Carrey'den sonra gelen en iyi mimik uzmanıdır.
    (Girne Gonca Saka)

    YanıtlaSil
  41. Charlie Chaplin seyircilere bir şaka yapar ve herkes gülmeye başlar.
    Charlie aynı şakayı tekrar yapar
    Bu sefer birkaç kişi güler.

    Aynı şakayı bir kez daha yapar
    Bu sefer kimse gülmez.

    Sonra bu harika sözleri söyler:
    ”Aynı şakaya defalarca gülemiyorsunuz. O zaman neden aynı şey için tekrar tekrar ağlıyorsunuz?”.
    (Konya Yusuf Sandal)

    YanıtlaSil
  42. Oldukça belirgin mimikleri vardır
    Paytak yürür.

    Hikayeleri genelde liberal düşüncelerini yansıtır.
    Yaptığı komedinin altında ayrıca dokunaklı bir taraf da göze çarpar.
    Filmlerinde belli olmasa da mavi gözlüdür.
    (Ceyhan Emir Büyükdoğan)

    YanıtlaSil
  43. Charlie Chaplin’i filmlerindeki haliyle kabaca
    Sosyal adaletsizliğin kol gezdiği dünyada onurlu bir şekilde hayatta kalmaya çalışan fırça bıyıklı
    Küçük gelen melon şapkalı
    Bastonlu bir serseri olarak tanımlayabiliriz.
    (Bilecik İlker Tokmak)

    YanıtlaSil
  44. Kızı Geraldine Chaplin’e göre
    Son yıllarındayken ölümünden sonra unutulmaktan korktuğu için
    70ler’de meşhur karakteri “Serseri’nin” reklamlarda kullanılmasına izin vermiştir.
    (Rize Polat Tokatlıoğlu)

    YanıtlaSil
  45. Charlie Chaplin milyoner olduktan sonra dahi
    Ucuz otellerde kalıp stüdyodan aldığı çekleri aylarca kasada tutmuştur.
    (Sivas Çelik Karadavut)

    YanıtlaSil
  46. İngiltere’deyken bir dönem uşak olarak çalışmış
    Fakat işverenin tavan arasında bulduğu trompeti çalarken yakalanınca kovulmuştur.
    (Ordu Çelebi Çinpolat)

    YanıtlaSil
  47. En küçük çocuğu olan Christopher Chaplin doğduğunda 73 yaşındaymış
    (Mut Abidin Altın)

    YanıtlaSil
  48. 1940 yılında çektiği “The Great Dictator” filmi
    Almanya’da 1958 yılına kadar yasaklıydı.
    (Urla Hamit Yüzer)

    YanıtlaSil
  49. İlk yönetmenlik deneyimini 1914’te “Caught In Rain” isimli kısa filmle yaşar.
    Bu film ayrıca hem yönetip hem oynadığı filmlerin de ilkidir.
    (Kırşehir Füsun Alparslan)

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Hayatta Dört Aşamalı Bir "SİLİNME" Süreci Vardır

Bugün Aziz Nesin (20.12.1915 - 06.07.1995) _ Anmak ve Bay Düdük Kitabından _ Kısa Bir Öykü _ Uçuruma Gidiyoruz

Ben Bu Yaşıma Kadar Çok Şeyler Yaşadım Ama Yanlışlıkla Arka Balkonun Işığını Açık Unuttum. Uyuduktan Sonra Işıkları İçimden Söndürdüm

Kimsenin Çayını İçmeyin Çocuklar

Defne

Babaların, Bizim Bu Küçük Şeylerde, Uyarmaları Hoşumuza Gitmiyor Olabilir. Fakat?

Unutulmaz Film Sahneleri ve Müzikleri _ 02

Bugün Hayatınızı Kolaylaştıran Çoğu Şeyleri 29 Ekim 1927 Çekilen Fotoğraftaki İnsanlara Borçluyuz

Yaşadığınız İlin Adının Nereden Geldiğini Merak Ediyor İseniz?

Hayattan 003 Kısa Öykü ve Öğüt _ O Gün, Benim Onurumu Kurtardınız.